Antalya gecelik bayan arkadaş izmir otele gelen bayan arkadaş Mersin eve gelen bayan
Zeynel BOĞAN
Köşe Yazarı
Zeynel BOĞAN
 

Vahap Seçer Bu Operasyonu Boşa Çıkarır

31 Mart Seçimleri'nden sonra siyasette normalleşme söylemleri artarken perde arkasında, rantçıların radikal kararlar alacaklarına dair iddialar ileri sürülüyordu/sürülüyor. Biz daha önce, seçim sonrasına dair kanaatlerimizi dile getirmiştik. Yine getiriyoruz: AKP ve MHP oy kaybettikçe siyasette gerginliği artıracaklar. Normalleşme söyleminin aksine gerilimi tırmandıran uygulamalar çoğalacak. Herkes gardını almalı. Nitekim Cumhur İttifakı mevcudiyetini ve gücünü önemli ölçüde sert söylem ve eylemlerden alıyor. Bu devran böyle devam edecek. Uzlaşma ve yumuşama beklentiniz olmasın. BELEDİYELERİ ZORA DÜŞÜRMEK İSTİYORLAR Her şey, 31 Mart seçimlerinde CHP'li adayların büyük başarı elde etmesiyle başladı. Seçimlerden hemen sonra açıklanmasına dikkat edilen tasarruf tedbirleriyle, bir şeylerin yapılacağı öngörülüyordu. Öncelikle belediyelerin hazine yardımı almalarının önü kesildi; böylece CHP'li belediyelerin proje ve yatırımlarının aksatılması hedeflendi. İddialar bu yönde. Yetinmediler. Belediyelerin Sosyal Güvenlik Kurumu’na olan borçlarının, behemehal tahsil edilmesine yönelik karar alınması, borç yükü altındaki bazı belediyeler için ciddi sorun oluşturacağı tahmin ediliyordu. Gerçekleşti. Aslında borç tahsiline dair tebliğat bir sorun teşkil etmese de borcun derhal ödenmesine yönelik karar, ciddi bir sorun teşkil ediyordu. Bir kamu kurumu, halka hizmet etmekten başka bir vazifesi bulunmayan farklı bir kamu kurumunu ‘’borcunu derhal ödemesi’’ noktasında nasıl zorlayabilir, anlaşılabilir gibi değil! Bu durumda devasa borçlarla AKP'li adaylardan devr alınan belediyelerde güçlükler yaşanabilirdi. Öyle de oldu. Amaç da buydu. Hükümet yardımından mahrum kalan ve SGK borçlarını acilen ödemek zorunda kalan belediyelerin halini düşünen kim? Halkın ihtiyaç duyduğu belediye hizmetlerinden mahrum kalması ve toplumun mağduriyet yaşaması kimin umurunda? Yoksa 31 Mart’ın intikamı mı alınıyor! Söz konusu SGK borçları konusunda AKP’li belediyelere nasıl davranılacak, önümüzdeki günlerde göreceğiz.  BAŞKAN SEÇER AÇIK KONUŞTU “Hükümet, kendinden olmayan belediyeler üzerinde politikalar uygulamaya başladı. Bunun da devam edeceğini öngörüyoruz.” Başkan Seçer, Mersin Büyükşehir Belediyesi'nin bu sorunun üstesinden geleceğini söyledi; bazı belediyeler için söz konusu yükün ciddi bir sorunlar teşkil ettiğini de belirtti. Dolayısıyla bazı şehirler için belediye hizmetlerinde ciddi aksamaların yaşanabileceğini de sözlerine ekledi. İlgili kamu kuruluşlarınca Mersin Büyükşehir Belediyesi'nin hesaplarına haciz konduğunu açıklayan başkan Seçer, “biz bunu sorun edecek değiliz” dedi. İt ürür kervan yürür misali, her şey eskisi gibi işleyecek. Hükümetin zorlayıcı kararlarına karşı büyük bir azimle çalışılacak ve sebat edilecek! Boyun bükülmeyecek. Başkan Seçer, ciddi bir mali disiplinle işleyen belediye bütçesinin bu tarz bir haciz kararıyla sarsılamayacağını vurguladı. Başkan Seçer tüm zorluklara ve geçmiş dönemlerden miras kalan ağır borca rağmen ‘’normalleşme söyleminin gölgesinde” belediye hizmetlerinin aksamadan devam edeceğini net bir dille vurgulamış oldu. AÇIK KONUŞMAYI BİR BORÇ BİLİRİM Velhasıl, önümüzdeki günlerde normalleşme söyleminin dışında anormalleşen bir siyasal iklimle karşılaşacağız. Belediyelere yardımı kesip SGK borçlarını acilen tahsil etmeyi düşünenler, farklı planlar yapmış olamaz mı? Nasıl bir plan, diyebilirsiniz. Bakın. Belediyelere yardımı kesmek ve hemen ardından devasa borç yükü altında ezilen belediyelerden borçlarını derhal ödemeleri talebinde bulunmak sizce normal bir durum olabilir mi? Olamaz. Bu böyle kalmayacak. Farklı yaptırımlara maruz kalan bazı belediyelerin sağlıklı bir şekilde çalışabilmeleri mümkün olabilir mi? Sanmıyorum. Mefluç bırakılan mekanizmasıyla borçlarını ödemede güçlük çeken belediyelere karşı sizce nasıl hareket yaklaşım geliştirecek, hükümet yetkilileri? Bu işin sonu pek hayırlı değil: Kayyum. Sürecin hazırlanması için birileri düğmeye bastı. CHP'li belediyeleri halk nezdinde itibarsızlaştırmak için ellerinden geleni yapacaklar. Herkes duysun! İNTİKAM DUYGULARI GÜNDEN GÜNE KABARIYOR Cumhur İttifakı’nın seçim sürecindeki tüm çalışma ve çabalarına rağmen sayın Vahap Seçer karşısında aldıkları hezimet, AKP ve MHP grubunun öfkesini artırdı. Hatırlanacağı üzere 2019 yerel seçiminden sonra Mersin Büyükşehir Belediyesi’ndeki meclis çoğunluğunu ellerinde bulunduran AKP ve MHP’nin, meclis üyeleri aracılığıyla başkan Seçer’in projelerini engellemeye çalışmaları hafızalara kazındı. Belediyenin Burhanettin Kocamaz döneminden kalma milyarlarca borcunun olduğu bir dönemde belediye meclisinden borçlanma yetkisi alarak birtakım yatırımları icra etmeyi hedefleyen sayın Vahap Seçer’i durdurmak için, atılmadık takla bırakmadılar. 31 Mart seçimlerinde Cumhur İttifakı meclis çoğunluğunu kaybedince, Vahap başkanın çalışmalarını sabote etmeyi farklı yollarla denemeye başladılar. Öyle olmazsa böyle olur, der gibi… Bu kez meclis yoluyla değil, kamu kurumları aracılığıyla belediyeyi zorda bırakmayı deniyorlar. Vahap başkanı Mersin aşkından vaz geçirmeye çalışanlar bilmelidir ki, kendisi bahanelerin arkasına sığınacak ve hizmet aksatacak biri değil. Yapılan her girişim başkan Seçer’in yatırımlarını engelleyemeyeceği gibi kamuoyunun Vahap başkana ve CHP’ye olan desteğini artırır.
Ekleme Tarihi: 31 Temmuz 2024 - Çarşamba

Vahap Seçer Bu Operasyonu Boşa Çıkarır

31 Mart Seçimleri'nden sonra siyasette normalleşme söylemleri artarken perde arkasında, rantçıların radikal kararlar alacaklarına dair iddialar ileri sürülüyordu/sürülüyor. Biz daha önce, seçim sonrasına dair kanaatlerimizi dile getirmiştik. Yine getiriyoruz: AKP ve MHP oy kaybettikçe siyasette gerginliği artıracaklar. Normalleşme söyleminin aksine gerilimi tırmandıran uygulamalar çoğalacak. Herkes gardını almalı. Nitekim Cumhur İttifakı mevcudiyetini ve gücünü önemli ölçüde sert söylem ve eylemlerden alıyor. Bu devran böyle devam edecek. Uzlaşma ve yumuşama beklentiniz olmasın.
BELEDİYELERİ ZORA DÜŞÜRMEK İSTİYORLAR
Her şey, 31 Mart seçimlerinde CHP'li adayların büyük başarı elde etmesiyle başladı. Seçimlerden hemen sonra açıklanmasına dikkat edilen tasarruf tedbirleriyle, bir şeylerin yapılacağı öngörülüyordu. Öncelikle belediyelerin hazine yardımı almalarının önü kesildi; böylece CHP'li belediyelerin proje ve yatırımlarının aksatılması hedeflendi. İddialar bu yönde. Yetinmediler. Belediyelerin Sosyal Güvenlik Kurumu’na olan borçlarının, behemehal tahsil edilmesine yönelik karar alınması, borç yükü altındaki bazı belediyeler için ciddi sorun oluşturacağı tahmin ediliyordu. Gerçekleşti. Aslında borç tahsiline dair tebliğat bir sorun teşkil etmese de borcun derhal ödenmesine yönelik karar, ciddi bir sorun teşkil ediyordu. Bir kamu kurumu, halka hizmet etmekten başka bir vazifesi bulunmayan farklı bir kamu kurumunu ‘’borcunu derhal ödemesi’’ noktasında nasıl zorlayabilir, anlaşılabilir gibi değil! Bu durumda devasa borçlarla AKP'li adaylardan devr alınan belediyelerde güçlükler yaşanabilirdi. Öyle de oldu. Amaç da buydu. Hükümet yardımından mahrum kalan ve SGK borçlarını acilen ödemek zorunda kalan belediyelerin halini düşünen kim? Halkın ihtiyaç duyduğu belediye hizmetlerinden mahrum kalması ve toplumun mağduriyet yaşaması kimin umurunda? Yoksa 31 Mart’ın intikamı mı alınıyor! Söz konusu SGK borçları konusunda AKP’li belediyelere nasıl davranılacak, önümüzdeki günlerde göreceğiz. 
BAŞKAN SEÇER AÇIK KONUŞTU
“Hükümet, kendinden olmayan belediyeler üzerinde politikalar uygulamaya başladı. Bunun da devam edeceğini öngörüyoruz.” Başkan Seçer, Mersin Büyükşehir Belediyesi'nin bu sorunun üstesinden geleceğini söyledi; bazı belediyeler için söz konusu yükün ciddi bir sorunlar teşkil ettiğini de belirtti. Dolayısıyla bazı şehirler için belediye hizmetlerinde ciddi aksamaların yaşanabileceğini de sözlerine ekledi. İlgili kamu kuruluşlarınca Mersin Büyükşehir Belediyesi'nin hesaplarına haciz konduğunu açıklayan başkan Seçer, “biz bunu sorun edecek değiliz” dedi. İt ürür kervan yürür misali, her şey eskisi gibi işleyecek. Hükümetin zorlayıcı kararlarına karşı büyük bir azimle çalışılacak ve sebat edilecek! Boyun bükülmeyecek. Başkan Seçer, ciddi bir mali disiplinle işleyen belediye bütçesinin bu tarz bir haciz kararıyla sarsılamayacağını vurguladı. Başkan Seçer tüm zorluklara ve geçmiş dönemlerden miras kalan ağır borca rağmen ‘’normalleşme söyleminin gölgesinde” belediye hizmetlerinin aksamadan devam edeceğini net bir dille vurgulamış oldu.
AÇIK KONUŞMAYI BİR BORÇ BİLİRİM
Velhasıl, önümüzdeki günlerde normalleşme söyleminin dışında anormalleşen bir siyasal iklimle karşılaşacağız. Belediyelere yardımı kesip SGK borçlarını acilen tahsil etmeyi düşünenler, farklı planlar yapmış olamaz mı? Nasıl bir plan, diyebilirsiniz. Bakın. Belediyelere yardımı kesmek ve hemen ardından devasa borç yükü altında ezilen belediyelerden borçlarını derhal ödemeleri talebinde bulunmak sizce normal bir durum olabilir mi? Olamaz. Bu böyle kalmayacak. Farklı yaptırımlara maruz kalan bazı belediyelerin sağlıklı bir şekilde çalışabilmeleri mümkün olabilir mi? Sanmıyorum. Mefluç bırakılan mekanizmasıyla borçlarını ödemede güçlük çeken belediyelere karşı sizce nasıl hareket yaklaşım geliştirecek, hükümet yetkilileri? Bu işin sonu pek hayırlı değil: Kayyum. Sürecin hazırlanması için birileri düğmeye bastı. CHP'li belediyeleri halk nezdinde itibarsızlaştırmak için ellerinden geleni yapacaklar. Herkes duysun!
İNTİKAM DUYGULARI GÜNDEN GÜNE KABARIYOR
Cumhur İttifakı’nın seçim sürecindeki tüm çalışma ve çabalarına rağmen sayın Vahap Seçer karşısında aldıkları hezimet, AKP ve MHP grubunun öfkesini artırdı. Hatırlanacağı üzere 2019 yerel seçiminden sonra Mersin Büyükşehir Belediyesi’ndeki meclis çoğunluğunu ellerinde bulunduran AKP ve MHP’nin, meclis üyeleri aracılığıyla başkan Seçer’in projelerini engellemeye çalışmaları hafızalara kazındı. Belediyenin Burhanettin Kocamaz döneminden kalma milyarlarca borcunun olduğu bir dönemde belediye meclisinden borçlanma yetkisi alarak birtakım yatırımları icra etmeyi hedefleyen sayın Vahap Seçer’i durdurmak için, atılmadık takla bırakmadılar. 31 Mart seçimlerinde Cumhur İttifakı meclis çoğunluğunu kaybedince, Vahap başkanın çalışmalarını sabote etmeyi farklı yollarla denemeye başladılar. Öyle olmazsa böyle olur, der gibi… Bu kez meclis yoluyla değil, kamu kurumları aracılığıyla belediyeyi zorda bırakmayı deniyorlar. Vahap başkanı Mersin aşkından vaz geçirmeye çalışanlar bilmelidir ki, kendisi bahanelerin arkasına sığınacak ve hizmet aksatacak biri değil. Yapılan her girişim başkan Seçer’in yatırımlarını engelleyemeyeceği gibi kamuoyunun Vahap başkana ve CHP’ye olan desteğini artırır.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve birebirhaber.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.