Bir asırlık süre zarfında gerek Ortadoğu’da ve gerekse de Türkiye üzerinde büyük projeler yürütülüyor. Dış mihrakların emellerine yönelik planlar gizli ve kirli bir niteliğe sahip… Hemen her hassas dönemde meydana gelen küçük çaplı olaylar farklı amaçlara hizmet etse de resmin bütününe bakıldığında sürecin ülkemiz aleyhine birtakım amaçlara yönelik olduğu muhakkak.
DAHA ÖNCE DE UYARMIŞTIM
Düşman puslu havaları sever. Kimin ne yaptığı bilinmez. Hakikat anlaşılıncaya kadar hayli zaman geçer. Fillerin dövüşünde olan yine çimlere olur. Uzun zamandır provokasyonlara dikkat çekmiş ve sağduyulu olunmasını dile getirmiştim. Yine öyle olunması gerektiği kanaatindeyim. Çünkü mesele bir seçim süreci ile ilgili değil. Belki bu bağlamda da değerlendirilebilir; ama esas mesele memleketin ve milletin bekasına kast etmektir.
RAMAZAN HOCA KATLEDİLDİ
Son zamanlarda Diyarbakır’da sosyal medyaya gündem olan ve kamuoyunu aydınlatmaktan başka bir gaye edinmeyen Ramazan Böçkün, İstanbul’da çalıştığı çay ocağında namaz kılarken kimliği belirsiz kişiler tarafından katledildi. Konuyla ilgili net bir şey söylemek zor olsa da birkaç ay öncesinde yaşanan bazı tartışmalar olayla ilgili olabilir.
RAMAZAN HOCA HEDEF GÖSTERİLMİŞ OLABİLİR
Sosyal medyada ve bazı Youtube kanallarına açıklamada bulunan Ramazan hocanın terör örgütü PKK yanlıları tarafından tehdit edildiği biliniyordu. Tehdidin gerekçesi ise Ramazan hocanın hükümet lehine sarf ettiği olumlu sözlerden ileri geliyordu. Bunun dışında bazı dini gruplar tarafından alenen hedef gösterilen merhum, zaman zaman sert eleştirilere maruz kalıyordu.
PEKİ MESELE NE OLABİLİR
Olay çok hassas ve henüz yeni. Milletimizin huzuruna kast edildiği kanısını taşıyorum. Öte yandan milletimizin huzurunu kaçırmaya yönelik saldırıların olabileceği endişesini de taşıyorum. Cumhuriyetin yüzüncü yılını yaşadığımız şu günlerde ülkenin önemli mesafeler kat edişinden bazı ülkeler rahatsızlık duyuyor. Bunun sabote edilebilmesi maksadıyla toplumda gerginliğe yol açacak provokatif olaylara dikkatinizi çekmek istiyorum. Bu nedenle sadece merhum Ramazan hoca hadisesinde değil aynı zamanda göçmen karşıtı söylemlerin de bu süreçte artacağını ve bir gerginlik oluşturulabileceğini düşünüyorum.
Tarihimizin Sonuçları En Öngörülemez seçimini yaşayacağız.
Bu seçim, anket şirketlerinin kamuoyu yoklamaları, ölçümleriyle filan öngörülemez bir seçim. AK Parti-MHP ittifakı dışında bütün ittifaklar çöktü, kimler kimlerle birlikte ya da kimler kimlerle kavgalı belli değil.
Kimi partiler kendi adaylarıyla sahne alacak olsalar da tabanları ne kadar o kararlara iştirak edecek?
Kimin küskünler ordusu daha büyük belli değil fakat an itibarıyla `Küskünler Partisi`nin Türkiye`nin en büyük parti olduğu tartışmasız bir gerçek.
Ve millet çok fazla sessiz, sadece izliyor.
Denilebilir ki her yerde, herkesin şansı var.
AKDENİZ’E DİKKAT
Birçok konuda tahminde bulunmak mümkün; ama Akdeniz ilçesinde şu konuda net bir şeyler söyleyebilirim. Ak Parti’nin Akdeniz belediye başkan adayı henüz açıklanmış değil. Nedeni çok. Fakat mevcut başkan Mustafa Gültak’ın yeniden aday olması durumunda bu seçim bölgesinde de büyük bir küskünler gurubunun oluşacağını haber edeyim.
HATAYA DÜŞMEYİN
Mevcut başkanın 2019’da seçimleri kazandığını kimse inkar edemez; kuşkusuz bunda HDP seçmeninin tek pusulaya iki oy kullanmış olmaları rol oynadı. Dolayısıyla Mustafa Gültak'ın büyük bir çalışma sonucunda elde ettiği bir seçim başarısı değildi. Akdeniz'in kazanılmasında Niyazi Altun,Cesim Ercik, Zafer Şahin Özturan'ın ilçe başkanlıkları döneminde ilçe yönetimlerinin yıllarca süren sistemli bir çalışmanın zaferi idi 2019 seçimlerinin sonucu!. Lütfü Elvan bakanın Hacı Özkan vekilin çabasını da unutmamak gerek , 2019'da Gültak'ın seçimi kazanmasında diğer etkin neden HDP'li Hasan Çat'ın meclis üyeliği listesine konulmak istenmesinden dolayı HDP'de oluşan çatlaktan dolayı seçmenin bilinçli olarak tek pusulaya çift oy kullanımından Gültak seçimi kazandı. Ayrıca seçim sonrasında Akdeniz halkının beklentilerini karşılama noktasında Gültak’ın yetersiz kaldığı biliniyor. Bu durumda farklı bir ismin aday olarak gösterilmesi önemli bir adım olur. Aksi durumda Ak Parti, seçmenini büyük bir kararsızlık içerisine sürükleyerek mevcut oy oranını düşürebilir. Bu konuda Ak Parti seçmeninin Hüda Par’dan yana tercihte bulunacağı düşünülüyor. Farklı bir adayla kazanılması mümkünken aynı adayla kaybetmek kuvvetli ihtimal. Tercih sizin.