İYİ Parti Mersin Milletvekili adayı Esra Kahraman'ın eşine açık mektup

Cengiz Sönmez Bey'e Açık Mektup. Kısa bir süre önce İyi Parti Mersin Milletvekili adayı Esra Kahraman Sönmez'in eşi ile ilgili bir köşe yazısı kaleme almış ve birtakım açıklamalarda bulunmuştum. Bunun üzerine Cengiz Sönmez tarafıma bir açıklama yazısı atarak durumun yanlış anlaşıldığını ve aslında meselenin İsrail ile ilgili olmadığını belirtmiştir. Sayın Sönmez'in açıklaması yanlışlarla dolu olduğu gibi hadsizliklerle de dolu.. AÇIKLAMAYA BAKIN. TAM BİR FİYASKO Cengiz Sönmez açıklamasında İsrail bayrağı önündeki resmin, Esra hanım ile evlenmeden önceki bir zamana ait olduğunu söyleyerek söze başlıyor. Öncelikle bunun evlilik öncesi yahut sonrasında yaşanması bu olaydan sizi masun tutmuyor, Cengiz bey. Açıklamanızda programın, Rotary kulübünün düzenlediği bir gece olduğunu, siyasi bir maksatla düzenlenmediğini ve bir valinin de geceye iştirak ettiğini belirtiyorsunuz. Ama oradaki İsrail bayrağını nasıl açıklayacaksınız. İsrail'e göç eden Türkler ile ilgili bir gece ama Rotary Kulübü'nün düzenlediği bir gece. İnanılmaz. Bir Rotary kulübünün İsrail bayrağı önünde İsrail'e göç eden Türklerle ilgili bir toplantı düzenlediği bilgisi size mantıklı geliyor mu? Rotary kulübü adı altında İsrail gecesi düzenlemişsiniz. Ne yaman çelişki. YAZIMDA HATA ve ÖZÜR OLDUĞUNU SANMIYORUM Malumunuz olduğu üzere biz gazeteciler kamuoyunu aydınlatma ve kamu yararına faaliyet göstermekle mükellefiz. Bu süreçte yol kazaları da olabilmektedir. Fakat Cengiz Sönmez Bey açıklamasında savunma maksadıyla kendisine İsrail tarafından verilen herhangi bir "hizmet madalyası yahut belgesinin" bulunmadığını; ancak maddi değeri olan bir rozetin hediye edildiğini belirtmiş ve hemen ardından Cumhurbaşkanımız sn. Recep Tayyip Erdoğan'ın İsrail'den hizmet ödülü aldığını iddia etmiştir. Bu şekilde bir açıklamanın ne manaya geldiğini herkes gayet iyi bilir. Neyse burada duralım. Bittabii bu konunun muhatabı ilgili merciler olacaktır, bizler değil. KISMEN KATILIYORUM. Sayın Sönmez açıklama yazısının devamında Filistin'de yaşanan İsrail zulmüne değinmekte birlikte Filistinlilerin Osmanlı Devleti'ne ihanet ettiğini ve bugün bunun bedelini ödediğini beyan etmiştir. Sayın Sönmez nefret kokan açıklamaları arasına "Filistinlilerin dram yaşadığı" bilgisini eklemişse de Filistinlileri ihanetle itham etmiştir. Dolayısıyla ona göre "Filistinliler hain ve bedel ödemeleri makul"... Haşa. Ne var ki bizler gerek insanî ve gerekse de İslami hassasiyetimizin bir gereği olarak orada yaşanan saldırılara sessiz kalamayız ve doğal olarak sizin sözlerinizi doğru bulamayız. HEMFİKİR DEĞİLİZ Ayrıca "Filistinlilerin Osmanlı Devleti'ne ihanet ettiği" iddiası çok ağır ve iftira olarak değerlendirilmektedir. Nitekim konuyla ilgili arşivlerde araştırma yapanlar tarihçiler "ihanet" konusunun Şerif Hüseyin ile ilgili olduğunu ve bunun Filistin ile bir alakasının bulunmadığını, Filistinlilerin ihanet ile itham edilecek bir faaliyete girişmediğini ve bilakis binlerce Filistinli şehit askerimizin bulunduğunu ifade etmişlerdir. Bu konuda gerekli görülürse Osmanlı belgelerine dayalı bilgiler de paylaşabilirim. Bir tek Filistinli şehit askerimizin hatırına böyle bir açıklama yapılmamalıydı. Hal böyleyken tüm Filistinlileri Osmanlıya ihanet etmek ve sırtından vurmakla itham etmek sizce ne ahlâkî? Nihayetinde ihanet vurgusunun tartışmalı, göreceli olduğunu ve umuma teşmil edilemeyeceğini tarihçiler de belirtmişlerdir. Ki bu hususta sayın Sönmez ile hemfikir olmadığımızı ve tarihi meselelere taalluk eden nefret dolu açıklamalarını da sağlıklı bulamadığımızı belirtiriz. Konunun daha fazla uzamaması ve bir yerde noktalanması adına tartışmaya mahal bırakılmamasını ümid ediyorum. ÖZET OLARAK Yazmış olduğumuz köşe yazısında belirtmiş olduğumuz hususların arkasında olduğumu belirtirim. Tüm ulusal ve etnik duygulardan arınmış ve insanî olanı merkeze aldığı söylenen Rotary kulüplerinin bir ülke bayrağı önünde ve bir ülke vatandaşları için farklı bir ülke sınırları içerisinde bir gece düzenlemeleri, mantıksal olarak yanlış bir açıklama yaptığınızı gösterir. Ne ilginçtir ki Filistin konusundaki tarihi tezleriniz ve savunduklarınız Siyonist tarih yazımında yer alan iddialarla paralellik gösteriyor. Filistinliler Osmanlı Devleti'ne ihanet etmedi, Osmanlı Devleti'ni sırtından vuran Siyonistler idi. Bugünkü İsrail de Siyonizm'in bir çabası sonucu var olmuştur. Siyonistler nice Osmanlı askerinin şehit edilmesinden sorumludur. Bilirsiniz ki Yahudi ayrı Siyonist ayrı kavramlardır. Savaş sürecinde Filsitin'de Siyonist NİLİ ve Spira Casus örgütleri açık ve net bir şekilde İngilizler lehine çalışmış ve Osmanlı Devleti'ni sırtından vurmuşlardır. Çanakkale Siyon Katır Alayı'nı ise anlatmama lüzum yok. SON OLARAK Yazılarınızın birçok hata ihtiva ettiğini ve mantıksal olmadığını belirtiriz. Bizleri ofisinize davetiniz ise ayrı bir garabet. Çünkü biz gazeteciler misafir olmayı değil, misafir ağırlamayı daha uygun buluruz. Ayrıca İYİ Parti'den milletvekili adayı olan bir hanımefendinin eşinin böyle bir açıklamada bulunmasını ve Türk milliyetçiliğine yakışmayan beyanatını Mersin kamuoyunun bilgisine saygıyla sunuyorum. Ayrıca vatansever İYİ Parti teşkilatının bu aykırı düşüncelere nasıl bir yanıt vereceğini de merak ediyorum.