Ak Parti, kuruluşundan sonraki en sancılı günlerini yaşıyor. Partide değişim tartışmalarının gölgesinde kongreler gerçekleşse de umut adına bir şeyler söylemek zor. Bu süreç, hiç olmadığı kadar partiyi yıpratıyor ve uçuruma sürüklüyor. Kongreleri tartışmaya açmıyorum. Kongreler üzerinden yürütülen kirli pazarlıklara ve usulsüzlüklere dikkatinizi çekmek istiyorum. Susmayın! İl ve İlçelerde Kirli Pazarlıklar Dönüyor… Kongreler, demokratik düzende partilerin olmazsa olmazlarından biri olarak görülse de birileri için kongreler, büyük yatırımlar için önemli bir şans kapısıdır. Ne demek yatırım? Tabiri caizse bir sonraki kongreye kadar Mersin'in kaymağını yemek isteyenlerin ellerini ovuşturmaya yarayan hayati bir rant aracıdır, kongreler. Uzun zaman rekabet halinde bulunan ve birbirlerine düşman kesilen bazı partililerin, iş birliğine gitmelerine şaşırmamak gerekiyor. Bayram değil seyran değil! Biz sadece namazın ve dini günlerin rekabeti ve düşmanlığı bitirdiğini düşünürdük! Oysa rantı ve çıkarı kıble edinenlerin nasıl kucaklaştıklarını bir görseniz! “Bizim adam seçilirse yaşadık. Şurası senin, burası benim. İki ihale sana, iki ihale bana.” Kapalı kapılar ardında dönen bu konuşmaları nereden biliyor olabiliriz? İki kişinin bildiğini Zeynel Boğan da bilir. Adayları seçilsin diye para dağıtandan, teşkilat mensuplarının oyunu almak için makam vaadinde bulunanına kadar. Yiyin efendiler yiyin! Kesenin ağzını açmışlar! Gazetecileri dahi elde etmek ve bir kısmını da susturmak için yalvarıyorlar. Hadi oradan! Rant İmparatorluğu Kurmak İstiyorlar! Teşkilatta görevli isimler, rekabetten istifade etmeye çalışan küçük topluluklar, eski veya yeni milletvekilleri, bakanlar ve daha birçok kişi kapı kapı dolaşıyor. Telefonlarını ellerinden düşürmüyorlar! Hor gördükleri, dışladıkları ve partiden kovmak istedikleri isimlere adeta boyun eğer oldular! Ey para, makam! Sen neymişsin! Delegeler hiç bu kadar kıymetli olmamıştı. Genel merkezin kanaatini etkilemek için il-ilçe teşkilatına mensup partililer adeta sıraya giriyorlar. Mersin'de ve Ankara'da neler yapıyorlar neler! Çalmadık kapı, araya koymadıkları kişi kalmadı. Birer iyilik meleği rolünü oynuyorlar! Açıkça konuşuyorum… Bazı vekiller, vekillik görevi dışında bir işe kalkışmasın ve kongre sürecine müdahil olmasın! Genel merkez teşkilat başkanı Erkan Kandemir’i etkilemek için kılıktan kılığa giriyor ve lüzumsuzca konuşuyorlar! Sayın Kandemir ne yapsın bunca manipülasyon karşısında! Ne kadar zor bir iş! Başkanlıklar hep aynı grubun önerdiği adayları arasında birer devir-teslim mahiyetinde el değiştiriyor. Çark mükemmel bir şekilde işlese de seçim sonuçları, çarkın meşruiyetini tartışmaya açıyor. Hükümsüzsünüz! Parti içerisinde ağalık düzeni kurmaya ve şirket yöneticisi gibi hareket etmeye kim dur diyecek! Parti genel merkezine yanıltıcı bilgi sunmaktan ve algı yapmaktan utanmayan bu şebeke için, kim düğmeye basacak! Artık yetmiyor mu ey halkım! Genel Merkez Yetersiz Kalıyor! Genel Merkez yetersiz kalıyor. Evet, bu doğru! Ak Parti’nin AKP'lilerden çektiğini bir bilseniz! Genel merkeze gönderdikleri sözüm ona açıklayıcı yahut bilgilendirici yazılar şok etkisine neden oluyor. Parti yöneticilerini ziyaret ederken sarf ettiklerini bir bilseniz! Rakibi olarak gördükleri adayın ayağını kaydırmak adına dile getirdikleri cümleleri, iftiraları ve hatta özel meseleleri ayyuka çıkarışlarını bir görseniz! Bir belden aşağı konuşmadıkları kaldı. Amaç nedir? Kendi adaylarının kazanması dışında başka bir amaçları yok. Parti mi? Umurlarında değil! Kişisel hesaplarını parti menfaati olarak ileri sürüyorlar! Ak Parti seçimlerde yüz kızartıcı bir sonuçla karşılaşınca bu sonuçtan genel merkez sorumlu demeye de hazırlar! Kendileri sütten çıkmış ak kaşık! Halkın adamlarının dışlandığı, rantçıların kucaklandığı bir düzende AK Parti'nin oy kazanması mümkün olabilir mi? Mut, Silifke ve Bozyazı’daki seçim sonuçları ortada iken ısrarla bazı isimlerin bu ilçelere atanmasına çalışılması ve neticede bu isimlerin göreve tayin edilmeleri nasıl yorumlanmalıdır? Ak Parti buralarda yine kaybedecek! Ak Parti, çok ortaklı bir şirkete dönüştürülmek isteniyor, buna karşı çıkılmalı! O yetmezmiş gibi genel merkezin elini kolunu bağlıyorlar! Bir gidin artık! Dayatma adaylarla sahada etki oluşturamayacağınızı unutmuşsunuz! Parti teşkilatını ve mensuplarını rahat bırakın ki milletin iradesi tecelli etsin! Genel merkeze istediğiniz adamı kabul ettiremeyince sayın Cumhurbaşkanımıza aday tavsiyesinde bulunuyorsunuz! Dolayısıyla parti teşkilatı ile Beştepe arasında sorunlar çıkarıyorsunuz! Artık yeter! Birilerinin çıkar kaygısı yerine halkın partisi heba ediliyor! İstikbal, paragöz patronların değil, umuda ve zafere muhtaç milletimizin olmalı! Ey para-makam için palyaço olan AKP’li zevatlar! Prangaları kırmaya hazır olan izzet sahibi AK Partililerin dip dalgasından korkun!