31 Mart yerel seçimleri üzerinden birkaç ay geçmesine rağmen, başkanlık performansından çok provokasyonlarıyla gündemde olan Toroslar Belediye başkanının yaptıklarını anlamak mümkün olmuyor. Her geçen gün farklı bir tartışmayla gündeme gelen belediye başkanı Abdurrahman Yıldız, Toroslar halkını bezdirmeye başladı. Başına buyruk tavırlarıyla da bilinen başkanın son hadisesini duymuş olabilirsiniz; ancak yaptığı davranışı nasıl karşılayacaksınız, merak ediyorum. OLAY ŞÖYLE GELİŞTİ Toroslar ilçesinde kurulan pazarların bitişiğindeki seyyar esnaf, geçimlerini sağlamak için yıllardır aynı yöntemle tezgah açmaktaydı. Adamlar ne yapsın? Ne var ki hayatın pahalılaştığı ve mali sorunların arttığı bir dönemde işportacılık önemli bir geçim kaynağı olmaya başladı. Eleştirilebilir; ama ben eleştirmiyorum. Memlekette çözülmesi gereken öncelikli sorunlar var. Onlar çözülsün ve herkese eşit imkanlar sağlansın ondan sonra konuşalım. Asıl meselemize gelelim. Bazı vatandaşların tek geçim kaynağı olarak gördükleri işportacılığın Toroslar Belediyesi zabıta ekiplerince baskı altına alınması, dayanılmaz bir hal aldı. MHP yönetimi döneminde zabıta ekiplerinin bu tarz tahrik edici uygulamaları bulunmazken Abdurrahman Yıldız’ın başkan seçilmesinden sonra zabıta ekiplerinin provokatif eylemleri artmaya başladı. Neden? Gerginlik çıkarma kastınız nedir, intikam mı alıyorsunuz? Eğer cevabınız hayır ise, o halde benimsediğiniz yöntemi gözden geçirin! Toroslar’da söz konusu esnafın ticari girişimleri, belediye açısından bir tehdit mi oluşturuyor, ya da belediyecilik hizmetlerinin aksamasına mı yol açıyor? Halkın büyük ölçüde memnuniyet duyduğu esnafı zora sokma çabalarını anlamak imkansız. Esnaf, zabıta ekiplerinin sert tutumundan ve bunaltıcı uygulamalarından şikayetçi olarak, Toroslar Belediye başkanı Abdurrahman Yıldız ile görüşmek istedi. BELEDİYE ÖNÜNDE EYLEM YAPTILAR. Türkiye’de uzun yıllardır esnaf, sorunlarının çözülememesi durumunda bir etki oluşturabilmek ve yetkili ismi ikna edebilmek adına gerek sözlü ve gerekse de fiili bazı davranışlarda bulunabilir. ‘’Kendimi atarım kendimi yakarım’’ gibisinden cümleleri duymayanınız yoktur. Böyle bir durumla karşılaşmanız durumunda nasıl tepki verirsiniz? Eğer bir vatandaş olarak olaya yaklaşırsanız faili sakinleştirme yolunu tercih edersiniz, sanırım. Eğer sorunu çözecek bir yetkili iseniz, o vakit insanlara şefkat elini uzatırsınız. Bir babanın evladına yaklaştığı gibi kucaklarsınız. Neticede kimse kendisini yakmaya hevesli değildir. Öyle değil mi sayın Abdurrahman Yıldız? Vatandaş, bu yöntemle sizden bir kolaylık bekliyorsa size düşen nedir? Toroslar’daki Seyyar satıcıları temsilen bazı vatandaşlar Abdurrahman Yıldız ile belediye binasının önünde görüştüler. Kimi ticaretlerinin engellenmemesini kimi de el koyulan eşyalarının geri verilmesini talep etti. Bir vatandaş, beklediği cevabı alamayınca ‘’kendimi yakarım’’ dedi. Belediye başkanı Yıldız, vatandaşa hitaben ‘’yak kendi’’ şeklinde tahrik edici bir cümle kullandı. Gerginlik artınca çevredekiler, esnafı sakinleştirmeye çalıştı. UZLAŞI SAĞLANDI; AMA  Neyse ki vatandaş, başkan Yıldız’ın tahrik dolu sözlerine rağmen kendisini yakmadı. Peki ya yaksaydı? Bunun sorumluluğu üstlenecek miydin, Abdurrahman efendi? Bu tarz durumlarda yangına körükle gitmenin bir belediye başkanının ahlakına uygun olduğunu mu düşünüyorsun? Ya da ‘’altta kalanın canı çıksın’’ mı diyorsun? Topluma rol model olan bir konumda bulunuyor olman, sana bazı sorumlulukları hatırlatmıyor mu? Sen topluma şiddeti mi teşvik ediyorsun? Yani insan hak ve hukuku, işçi ve emekçinin hakkı gibi ince konular senin gibi zamanın bir sosyalisti için bilinmesi gereken hususlar olmalıydı. Allah’a şükür, demokrat oldun da rahata erdin. Yoksa sosyalist cenahın dilinden kurtulamazdın. Peki başkan, hangi liberal akımda kendisini yakmakla tehdit eden bir insana ‘’kendini yak’’ diye barbarca bir haslet vardır? Bilinç altındakileri görmek için sana yakın olmamıza gerek yok. Herkes seni gün geçtikçe daha iyi tanıyor. Başkan, sen kendi ilçendeki bir vatandaşa hangi vicdanla ‘’kendini yak’’ diyebildin? Evine ekmek götürme derdindeki insanların mesuliyetini anlaman için kaç seyyar satıcı ile görüşme imkanın oldu? İnsanlar neden seyyar satıcı olur başkan, bunun nedenini biliyor musun? Toplum içine çıkıp insanların haline bakman gerekmez mi? İdeal bir belediye başkanı profilinden çok, başına buyruk bir belediye başkanı olduğunu herkes biliyor. CHP’li belediye başkanları içinde senin kadar partisine zarar veren bir isim yok. Senin kadar toplumu tahrik eden de yok! Toroslar’daki hemen her yarayı deşiyor ve yaraya tuz basıyorsun. Senin yaptığını kim yapar ki? Hoca osurursa cemaat sıçar ey Abdurrahman!