İnsanoğlu, mükemmel bir şekilde yaratıldı. Yaratılışın hemen her aşamasında ve katmanında altın oran olarak tanımlanan harikulade bir ölçü vardır. Mesleğimin getirdiği aşırı yorgunluk, stres ve bazı problemler, vücut fonksiyonlarımı alt üst etti. Ayrıca kendime dikkat edemedim. Haddinden fazla rahatlık da fazlaca stres de insanın fıtratına aykırıdır. Siz siz olun, buna dikkat edin. Birçok şey çalışılarak elde edilebilir; ama sağlık olmazsa olmaz.
FARKINDAYIM, KUSURUMA BAKMAYIN
Son günlerde gazete işlerini sağlık sorunlarım dolayısıyla biraz aksattım. Uzun bir zaman toparlanmaya ve güç depolamaya gayret ettim. Hamd olsun, daha iyiyim. Daha iyi olacağım. Aylarca biriktirdiğim sorunlar, stres ve can sıkıntılarım yılın belirli dönemlerinde çekilmez olur ve tabiri caizse beni hastanelik eder. Bu süre zarfında tükenmişliğin verdiği zayıflıkla birçok şeyden el çekmiş olurum. Kendi iç dünyama odaklanır ve öz muhasebe yaparım. Bu nedenle arayan, soran ve mesaj atan birçok kişiye dönüş yapamamış olmanın üzüntüsünü de yaşarım. Bu aralar öyle oldu. Kusuruma bakmayın. Hastaneye bizzat gelerek ziyarette bulunan kişilere teşekkürü bir borç bilirim. Kendisine dönüş yapamadığım sevenlerimden özür dileyerek, en yakın zamanda kendilerine dönüş yapacağımı belirtmek isterim.
BİR YERE GİTTİĞİM YOK
İş hayatından bir süre uzak kalsam da disiplinli çalışan mesai arkadaşlarım, süreci bensiz de başarıyla yürütebiliyorlar. Var olsunlar. Zaman zaman aksaklıklar yaşasak da mesleki ciddiyeti elden bırakacak ve baş koyduğumuz yoldan dönecek değiliz. Uzun yıllardır birçok başarıya imza attığımız kentimizde yakın zamanda daha büyük çalışmalara imza atacağımızı arz ederim. Sizlerin teveccühünüzle. Daha profesyonel bir anlayışla ve Birebir Haber farkıyla sizlerle olmaya devam edeceğiz. En yakın zamanda ofisimde misafirlerimi ağırlıyor ve haber sürecini idare ediyor olacağım.
HABERLER CİDDİ OLMAZSA GÜNDEME ALMAM
Aslında hemen herkesin yanıtını merak ettiği ve günlük hayatta karşılaştığım bazı sorular soruluyor. Meslek sırrı gereği birçok soruyu tebessümle yanıtsız bırakabiliyorum. Öyle gerekiyor. Prensibimdir, aslı astarı olmayan haberi yazmam. İki kişinin konuştuğunu ve gizlediğini Zeynel Boğan bilir. Yazarsam ikna olursunuz. Aksi durumda ruhunuz duymaz. Lakin, her şeyin bir vakti vardır. ‘’Vaktinden önce çiçek açmaz.’’ der Şeyh Edebali. Biraz sabır ve olgunluk gerektiren bir meslektir, gazetecilik. Azami derecede dikkat etmemiz gerekiyor. Ne var ki bizim gazetecilik ahlakımızda kamu yararından başka bir saik yoktur. Yazdıklarımız da bu minval özelinde gelişiyor. Bazen halkın merak ettiği konular oluyor; fakat özel hayatın gizliliği ilkesine tekabül edebileceği endişesiyle konuyu bir kenarda tutuyorum. Yazmak dert, yazmamak dert. Her konu yazılır mı? İnanın yazılmaz; ancak bazen yazası geliyor insanın. Ben yazarsam bazı insanların sokağa çıkamayacağını temin ederim. Sizin takdir ettiğiniz bazı insanların perde arkasında döndürdüğü dolaplar kasırgaya yol açar. Buna siyasetçilerin bazıları da dahil. Evet, belediye başkanından milletvekiline hatta eski bakanına kadar. Özel olarak birini yahut bir kesimi hedef haline getirmiyorum. Ama bilinmesini isterim ki, sizin gizli sandığınız her olaydan haberim var. Dedim ya, prensip gereği hemen her şeyi gündeme alamıyorum. Öte yandan gündem ettiklerimin Ankara’da konuşulduğunu da biliyorum. Bazı haberlerimizin gerek CHP ve gerekse de AKP genel merkezinde konuşulduğundan ve parti kurmaylarının masasında yer aldığından haberdarım. Merkezden arayıp bilgi almak isteyenler oluyor. Durumu, böylece idrak etmiş oluyoruz. Bazen de bizzat haber getirenler oluyor. Neyse, burada durayım. Gelelim bomba etkisi yapacak bir olaya. Birkaç yıl önce yaşanan hemen hiç kimsenin duymadığı bir hadise var. Olay iki sene önce yaşansa da güncelliğini kaybetmiş değil. Elimdeki görüntülerin hafızalardan silindiğini düşünenler olsa da ne hafızamdan ne de bilgisayarımdan bu görüntü silinmiş değil. Hukuksuzluğa bulaşan isimler. Videonun paylaşılması durumunda ne olur, biliyor musunuz? Mersin’de bazı siyasetçilerin sokağa çıkacak yüzü kalmaz. Minareden düşenin parçası bulunur da gönülden düşenin parçası bulunmazmış. Aynen öyle, hayatınız cehennem olur. Aklınızı başınıza alın.
Bu Videoyu Paylaşsam Rezil olursunuz!
İnsanoğlu, mükemmel bir şekilde yaratıldı. Yaratılışın hemen her aşamasında ve katmanında altın oran olarak tanımlanan harikulade bir ölçü vardır. Mesleğimin getirdiği aşırı yorgunluk, stres ve bazı problemler, vücut fonksiyonlarımı alt üst etti. Ayrıca kendime dikkat edemedim. Haddinden fazla rahatlık da fazlaca stres de insanın fıtratına aykırıdır. Siz siz olun, buna dikkat edin. Birçok şey çalışılarak elde edilebilir; ama sağlık olmazsa olmaz.
FARKINDAYIM, KUSURUMA BAKMAYIN
Son günlerde gazete işlerini sağlık sorunlarım dolayısıyla biraz aksattım. Uzun bir zaman toparlanmaya ve güç depolamaya gayret ettim. Hamd olsun, daha iyiyim. Daha iyi olacağım. Aylarca biriktirdiğim sorunlar, stres ve can sıkıntılarım yılın belirli dönemlerinde çekilmez olur ve tabiri caizse beni hastanelik eder. Bu süre zarfında tükenmişliğin verdiği zayıflıkla birçok şeyden el çekmiş olurum. Kendi iç dünyama odaklanır ve öz muhasebe yaparım. Bu nedenle arayan, soran ve mesaj atan birçok kişiye dönüş yapamamış olmanın üzüntüsünü de yaşarım. Bu aralar öyle oldu. Kusuruma bakmayın. Hastaneye bizzat gelerek ziyarette bulunan kişilere teşekkürü bir borç bilirim. Kendisine dönüş yapamadığım sevenlerimden özür dileyerek, en yakın zamanda kendilerine dönüş yapacağımı belirtmek isterim.
BİR YERE GİTTİĞİM YOK
İş hayatından bir süre uzak kalsam da disiplinli çalışan mesai arkadaşlarım, süreci bensiz de başarıyla yürütebiliyorlar. Var olsunlar. Zaman zaman aksaklıklar yaşasak da mesleki ciddiyeti elden bırakacak ve baş koyduğumuz yoldan dönecek değiliz. Uzun yıllardır birçok başarıya imza attığımız kentimizde yakın zamanda daha büyük çalışmalara imza atacağımızı arz ederim. Sizlerin teveccühünüzle. Daha profesyonel bir anlayışla ve Birebir Haber farkıyla sizlerle olmaya devam edeceğiz. En yakın zamanda ofisimde misafirlerimi ağırlıyor ve haber sürecini idare ediyor olacağım.
HABERLER CİDDİ OLMAZSA GÜNDEME ALMAM
Aslında hemen herkesin yanıtını merak ettiği ve günlük hayatta karşılaştığım bazı sorular soruluyor. Meslek sırrı gereği birçok soruyu tebessümle yanıtsız bırakabiliyorum. Öyle gerekiyor. Prensibimdir, aslı astarı olmayan haberi yazmam. İki kişinin konuştuğunu ve gizlediğini Zeynel Boğan bilir. Yazarsam ikna olursunuz. Aksi durumda ruhunuz duymaz. Lakin, her şeyin bir vakti vardır. ‘’Vaktinden önce çiçek açmaz.’’ der Şeyh Edebali. Biraz sabır ve olgunluk gerektiren bir meslektir, gazetecilik. Azami derecede dikkat etmemiz gerekiyor. Ne var ki bizim gazetecilik ahlakımızda kamu yararından başka bir saik yoktur. Yazdıklarımız da bu minval özelinde gelişiyor. Bazen halkın merak ettiği konular oluyor; fakat özel hayatın gizliliği ilkesine tekabül edebileceği endişesiyle konuyu bir kenarda tutuyorum. Yazmak dert, yazmamak dert. Her konu yazılır mı? İnanın yazılmaz; ancak bazen yazası geliyor insanın. Ben yazarsam bazı insanların sokağa çıkamayacağını temin ederim. Sizin takdir ettiğiniz bazı insanların perde arkasında döndürdüğü dolaplar kasırgaya yol açar. Buna siyasetçilerin bazıları da dahil. Evet, belediye başkanından milletvekiline hatta eski bakanına kadar. Özel olarak birini yahut bir kesimi hedef haline getirmiyorum. Ama bilinmesini isterim ki, sizin gizli sandığınız her olaydan haberim var. Dedim ya, prensip gereği hemen her şeyi gündeme alamıyorum. Öte yandan gündem ettiklerimin Ankara’da konuşulduğunu da biliyorum. Bazı haberlerimizin gerek CHP ve gerekse de AKP genel merkezinde konuşulduğundan ve parti kurmaylarının masasında yer aldığından haberdarım. Merkezden arayıp bilgi almak isteyenler oluyor. Durumu, böylece idrak etmiş oluyoruz. Bazen de bizzat haber getirenler oluyor. Neyse, burada durayım. Gelelim bomba etkisi yapacak bir olaya. Birkaç yıl önce yaşanan hemen hiç kimsenin duymadığı bir hadise var. Olay iki sene önce yaşansa da güncelliğini kaybetmiş değil. Elimdeki görüntülerin hafızalardan silindiğini düşünenler olsa da ne hafızamdan ne de bilgisayarımdan bu görüntü silinmiş değil. Hukuksuzluğa bulaşan isimler. Videonun paylaşılması durumunda ne olur, biliyor musunuz? Mersin’de bazı siyasetçilerin sokağa çıkacak yüzü kalmaz. Minareden düşenin parçası bulunur da gönülden düşenin parçası bulunmazmış. Aynen öyle, hayatınız cehennem olur. Aklınızı başınıza alın.
Ekleme
Tarihi: 10 Ağustos 2024 - Cumartesi
Bu Videoyu Paylaşsam Rezil olursunuz!
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(2)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.
Serap
(10.08.2024 01:01 -
#481)
Gecmis olsun.En kısa zamanda iyileşirsiniz insallah dualarımız sizinle serap