Birkaç gün önce Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde gündeme taşınan Mezitli Kaleköy’deki imar konusunu gündeme taşıyan Ankara milletvekili Osman Gökçek’in iddialarını teker teker yanıtlamak bir zaruriyet halini aldı. Mesele Gökçek’in iddia ettiği gibi olabilir mi? İfadeleri dinlediğiniz vakit birçok insan ‘’acaba bu bilgiler doğru olabilir mi?’’ diye düşünebiliyor. Hakikati anladığınızda Gökçek’in mesnetsiz iddialarda bulunduğu ve tabiri caizse algı yaptığı hemen ortaya çıkıyor.
İDDİA NEYDİ?
Gökçek, meclis kürsüsünde Mezitli Belediyesi, Mersin Büyükşehir Belediyesi ve CHP Grupbaşkan Vekili Ali Mahir Başarır’ı ‘’Kaleköy’de rant peşinde olmakla’’ itham etti. Aslında itham demek de çok hafif kalır düpedüz bir iftirada bulundu. Sanırım böyle ucuz cümleleri ve iddiaları ancak yaşı kemale ermemiş ‘’baba destekli’’ bir siyasetçi yapabilirdi. Çamur at izi kalsın cinsinden ithamları halkın araştırıp bulabilmesi imkansız; dolayısıyla söz konusu iddiaların halk nezdinde bir iddia uyandırdığı malumumuz. Fakat yalancının mumunu yatsı olmadan söndürmeyi bir kamu yararı olarak görüyorum. Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır. Usulsüzlük yapan kim olursa olsun, yazarım! Ancak işini hakkıyla yürüten ve izzet-şerefiyle çabalayan siyasetçileri ‘’rant’’ iftirasıyla itham edenleri ‘’siyasetin ahlaksızı’’ olarak tanımlamak da bir gereklilik arz ediyor. Meclis kürsüsündeki iddialardan hareketle iki durum ortaya çıkıyor. Ya Osman Gökçek yanıltıldı; ya da Osman Gökçek yalanlarla kamuoyunu yanıltmaya çalıştı. Her iki durum da Gökçek’in masum olamayacağı ve kusurlu olduğu ortaya çıkıyor. İmar işlemlerinin hazırlanma sürecinin hukuki zeminde bilinememesi neler doğuruyor, görmüş oluyoruz. Bir siyasetçi her duyduğunu söylemeli mi? Söylemesi durumunda, ağzından çıkan her sözün bedelini ödemelidir.
OLAYIN İÇERİĞİ NEDİR?
Süreci istatistiki bilgilerle anlatmak yerine daha basit ve anlaşılır bir şekilde anlatmayı uygun buluyorum. Kaleköy, Mersin İl Tarım Müdürlüğü tarafından ‘’Büyükova’’ kapsamına alınmış ve Mersin Ovası şerhi düşülmüş. Yani bu arazi, ilgili müdürlüğün rızası ve onayı olmadan hiçbir belediye tarafından imara yani tarım dışı kullanıma açılamaz. Böyle bir kullanımın gerekmesi durumunda ise Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından izin alınması gerekiyor. Anlayacağınız ne Mezitli Belediyesi’nin ne de Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin Kaleköy’ü imara açma yetkisi ve selahiyeti bulunmuyor. Kısaca bakanlıktan verilecek onay üzerine Büyükşehir Belediyesi süreci ele alır ve nihayetinde Mezitli Belediyesi Kaleköy’de imar çalışmalarına girişir. Dolayısıyla Tarım Bakanlığı’nın ‘’uygundur’’ görüşünde bulunduğu alanların imar planlarını büyükşehir belediyesi onaylayabiliyor. Bakanlığın bilgisi ve haberi olmadan mecliste imar planı uygulamak, yasal olarak mümkün değil. Ayrıca su, yol ve altyapı gibi belediyecilik hizmetleri tamamlanmamışken, bölgenin imara açılması mümkün değildir. Şimdi Osman Gökçek’in açıklamalarına dönelim. Gökçek, beyanatında doğrudan Mezitli Belediye başkanı sayın Ahmet Serkan Tuncer, Mersin Büyükşehir Belediyesi ile CHP grup başkan vekili sayın Başarır’ı hedef almıştı. Koskoca meclis kürsüsünde, rüştünü ispatlamaya çalışan genç bir vekilin açıklamaları, sadece manipülasyon maksatlıydı. Osman Gökçek, yıllarca belediyecilik görevini yürüten babası Melih Gökçek’e de danışabilirdi. Edindiği bilgiden emin olmuş ki, danışma ihtiyacı duymamış. Yalanlarla gündemi meşgul etmiş, havuz medyasına malzeme çıkarmış olabilir. Ancak, doğruların görünmeyen orduları vardır; er ya da geç hakikat tecelli eder. Öyle de oldu. Siyaset sahnesinde çırak olmadan ustalığa soyunanlar, konuştuklarını yüzüne gözüne bulaştırmış oldu.
HAKİKATİ SİZE ANLATAYIM.
2014 yılında Mersin’deki galerilerin Toroslar’da inşa edilen Galericiler Sitesi’ne taşınması gündeme geldi. Ne ilginçtir ki Burhanettin Kocamaz döneminde alınan bu karara galericiler itiraz etmişti. ‘’Gerekirse çadır oto galeri sitesi kurarız’’ diyerek rest çektiler. Dönemin Mersin Oto Galericiler Derneği (MOGDER) başkanı Bekir Selvi ile başkan yardımcısı Ali Kıratlı, dönemin Mezitli Belediye başkanı Neşet Tarhan’ı ziyaret ederek destek talep etmişlerdi. Ziyaretlerinden maksat Galericiler Sitesi’nin Toroslar yerine Mezitli’de kurulmasıydı. Sayın Kıratlı’nın şuan AKP Mersin milletvekili olduğunu not olarak düşeyim. Neşet Tarhan da MOGDER’le hemfikir olarak Burhanettin Kocamaz yönetimindeki büyükşehir belediyesiyle işbirliğine gidilmesi ve sitenin Mezitli’ye yapılması görüşünü savunuyordu. 2021 yılına gelindiğinde Kaleköy’ün verimli tarım arazisi TOKİ’ye devrediliyor. TOKİ’ye ait bu araziye ne yapılması düşünülüyor dersiniz? Tabiî ki Galericiler Sitesi… Uzun zaman rest çekerek Toroslar’a taşınmayan bazı galericiler, Kaleköy’de arzu ettikleri fırsatı elde etmiş oluyorlar. Hem de TOKİ yardımıyla. Verimli bir arazinin TOKİ’ye, TOKİ’den ise galericilere tahsis edilmesindeki mantık nedir, burayı anlamak zor. Resmi bir kuruma tahsis edilen verimli arazinin bir kısmının, galerici esnafına tahsisi izaha muhtaç bir durum… Yoksa siz, resmi müesseseler aracılığıyla olmayacak işlere mi kalkışıyorsunuz? Olacak iş değil. 2021 yılında Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) yönetimi bir rapor hazırlayarak Kaleköy’de rant döndüğüne dikkat çekmişti. Kaleköy hadisesi çeşitli derneklerin eylemlerine bile konu olmuş ve süreç ‘’betonlaşmaya hayır’’ sloganıyla protesto edilmişti. Peki bu süreçte ranta karşı çıkan eylemcileri kimler yalnız bırakmadı, dersiniz? Dönemin CHP milletvekilleri Ali Mahir Başarır Cengiz Gökçel ve Alpay Antmen ... Vekiller eylemcileri yalnız bırakmayarak Kaleköy’ün betonlaşmasına karşı yargı yoluna başvuracaklarını bildirdiler. Sayın Antmen’in ‘’ey Allah’tan korkmaz, kuldan utanmazlar. Mevcut galericiler sitesini tamamlayacağınıza neden halkın bahçelerinin içine yamyamlar gibi çöküp burayı ranta kurban etmek istiyorsunuz?’’ cümlesi, Kaleköy’de dönen dolabın bir deliliydi. Osman Gökçek’in Kaleköy’de rant elde ettiğini iddia ettiği Ali Mahir Başarır’ın 2021 yılında Kaleköy protestocularına katılarak Mersin’in Kaleköy Mahallesi’nde 260 dekar hazineye ait tarım arazisinin betonlaştırılmak üzere TOKİ eliyle ranta açılmaya çalışılması bu bölgeye yapılan bir ihanettir!’’ şeklinde tweet attığını, araştıranlar görecektir. Hal böyleyken suçluları temiz, temizleri ise suçlu göstermek tam bir şark kurnazlığı… Bu durumda Kaleköy’e galericiler sitesinin yapılması konusunda ısrarcı olan kişilere bakmak hayati derecede öneme sahip. Bu kişilerin siyasi kimlikleri hiç şaşırtmıyor. Kaleköy'de galericiler sitesi yapmak isteyenlere baktığımızda karşımıza kim çıkıyor dersiniz? AKP’nin Mersin’deki ileri gelenleri… Yıllar geçse de bu AKP’liler Kaleköy’deki galeri tutkularından vazgeçmeyecekler. Verimli tarım arazilerini birer betonarme semte dönüştürmek umurlarında bile olmayacaktır.
TECE’YE NOT DÜŞÜYORUM
Özellikle Tece’deki kat yüksekliği konusunu da açıklığa kavuşturmak önem arz ediyor. Ankara’dan Tece’yi göremeyen Gökçek’e en azından hakikati göstermem gerekiyor. Tece’de yolun alt tarafına yapılan binaların ekseriyetinin kat yüksekliği 15 yahut üzeri bir yapıya sahiptir. Bu binaların yapıldığı dönemde belediye başkanı Ahmet Serkan Tuncer değildi. Neşet Tarhan başkanlık görevini yürütüyordu. Geçmişte gerçekleşen işlemlerden ötürü, bazı CHP’lilerin hedef alınması size de ilginç gelmiyor mu? Hem ilginç hem de vicdansızca ileri sürülen iddiaların anlamı nedir? ‘’Ankara’da olabilirim; ama gözüm Mersin’de’’ demeye getiriyor. Sanırım, Osman Gökçek, siyaset hayatı boyunca hatırladıkça utanç duyacağı bir pot kırdı. Sayın Gökçek’in vekil olduğu bir ülkede herkesin ‘’ben de bakan olabilirim’’ diyesi geliyor.
PEKİ, GÖKÇEK’İN DERDİ NE?
Yavuz hırsız ev sahibini bastırır misali, Gökçek’in CHP belediyeciliğini ve partilileri hedef alması sadece 31 Mart Seçimi’nin hazımsızlığının göstergesidir. Evet kabullenemiyorlar. Uykuları kaçıyor. Son yerel seçimde CHP’li adaylar, AKP’ye 5 yıl boyunca uykuyu haram edecek bir yenilgi tattırdılar. Dolayısıyla yenilgiyi hafifletmek ve topluma ‘’biz iyi idik’’ dedirtmek için türlü türlü yalanları aşılamaya çalışıyorlar. 11 ilde binlerce insanın ölümüne yol açan deprem hadisesinden yargılanacak bir sorumlu bulunmazken, İBB’nin arızalanan araçlarını ülke gündemine almaya çalışabiliyorlar. Hassasiyet meselesi. Mersin’de başkan Vahap Seçer önderliğinde büyük bir rekor kırıldı. Tüm oyunlara ve gailelere rağmen Mezitli’de Ahmet Serkan Tuncer büyük bir zafer elde etti. Bu zafere gölge düşürmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Başaramayacaklar.
Şimdi gelelim asıl konuya! Osman Gökçek'e Kaleköy ve Tece mahalleleri ile ilgili bilgileri veren kim yada kimler? Daha entresanı kim kimin ortağı?