Ekranda ülkemin TBBM salonu; kürsüde milletin oylarıyla AKP’den seçilen, uzun dönem Ankara Belediye Başkanlığı yaptığı dönemlerinde, medya ve kamuoyunda çeşitli spekülasyonlarıyla -yolsuzluk iddialarıyla hatırlanan; Melih Gökçek’in vekil oğlu ve AKP Milletvekili Osman Gökçek konuşuyor. Birkaç kez izlemişimden daha önce; Babasının soğukkanlı duruşuna karşın oğul Gökçek’in, siyasetin içindeki heyecanlı havası, dikkatlerden kaçmıyor. Bana Özgür Özel ve Ali Mahir Başarır’ın, o ilk siyasete girdikleri gençlik yıllarındaki siyasetin mutfağında pişmelerini sağlayan aktifliklerini ve heyecanlı, sert, hırslı, meclis, grup toplantılarındaki ateşli, yüksek sesli, polemiksel az buçuk, bazen de siyasi hamle-taktikli konuşmalarını çağrıştırmıştı izlerken Gökçek’i. Tek farkla hem Özgül Özel hem Ali Mahir Başarır belgeleriyle, korkmadan direk vururlardı; Osman Gökçek ise, kaçak dövüşüyor gibi geldi. Siyasette; girdikleri partilerde yükselmek ve kademe atlamak istemek çok normaldir; özelliklede, genç siyasetçiler için. Taktik, hamle kendini göstermek; hele meclise kadar vekil olarak girmişseniz, o kademe yükselişi size itici güç gibi gelir. Ama her genç siyasetçide, o yükselişe nail olamaz; ister arkasında dağ olsun, isterse tek başına. Siyasetçi ışığı olmalı, mutfağından pişe pişe gelmeli ve hırs olmalı. Osman Gökçek’te var mı o siyasetçi ışığı? Zaman gösterecek izleyip göreceğiz, şimdi sadece acemice hamleler gibi. Önünde çok uzun bir yol var, siyasete 1-0 önde başlasa da .  Tek fark dedim ama ,fark ötesi aslında; handikap aşması gereken Osman Gökçek’in. Babasının ismi…  Türkiye’nin kalbi başkent Ankara’da; büyükşehir belediye başkanlığı yapmış bir babanın gölgesiyle; mecliste vekil olan oğul Gökçek’in; o gölgeden çıkmak için, hem mecliste hem partisinde rüştünü ispat ve siyasi kariyer mücadelesi olarak ta gördüm bu çıkışlarını vatandaş Nefo olarak ekrandaki konuşmasını izlerken. Vekil bey konuşmasında; “Mezitli konusu ile Ali Mahir Başarır, bu aralar çok ilgileniyor. Kendi danışmanını, özel kalem olarak oraya gönderiyor. Oranın bütün rant işlerine baktığı için önce bu konulara cevap vermesi gerekiyor diye düşünüyorum” “Ali Mahir’in hangi işlere bulaştığını, bu işlerin içinde nasıl parmağının olduğunu az çok sizlerde biliyorsunuz. Ben sizin bildiğinizi inanarak değil, bilerek söylüyorum ana bu bilgimi buradan paylaşamam. Çünkü, bilginin bende kalması lazım. Ali Mahir, o yüzden Mezitli’de en son yapılan kat artışları ile ilgili ne alakan var? Mersin Belediyesi bu işi onaylayacak mı? Hadi gel bu işin onaylanmasına engel olalım. Kale Mahallesi’ni imara açmak için oradaki konularla ilgileniyor musun, ilgilenmiyor musun? Bu konuların önüne geçeceğine söz veriyor musun? Gel bunları da konuşalım. Bunun neticesinde de senin de bu meselelerin temize çıkmış olur, rahat etmiş olursun diye düşünüyorum.”. Osman Gökçek’i izlerken, onlarca soru geçti içimden. Uzaktan nasıl görüyorsunuz ya da size kâğıda yazarak gönderilen bilgilerden bilemem ama;  Mersin’i Mersinliler iyi bilir ve iyi takip eder sayın vekilim. Mersin başka bir kenttir; öyle her kente benzemez, şahsına münhasırdır, siyaseti de. Mersin’de öyle hiçbir şey gizli kalmaz.   Her siyasi görüş, din, mezhep her şehirden insanı ile, küçük Türkiye olan kozmopolitan kentte; sıradan vatandaştan muhalif partilere, basına kadar belediyeler mercek altında olup takip edilirken; en acımasız eleştirilere ve sorulara, yargısız infazlara, algı, manipüle etme, psikolojik harplere maruz kalır.  Partisinden de ,muhalefetten de …Bu vekiller içinde böyledir, meclis üyeleri ya da belediye üst yetkilileri hatta personele kadar.  Mersinlilerin Mersin’de olduğu kadar ,her yerde gözü kulağı vardır. Mersin siyasetle yoğrulmuş şehir. Üzeri kapatılsın, makyajlansın yok öyle. Her yerde gözler vardır. İçerde de dışarda da. Eğer Mersin’e ihanet varsa bedeli de vardır; Mersinliler keser o hesabı, uzaktan nağmeler değil ,bizzat geçmiş örnekleriyle doludur zira. Yerelde ve merkezde siyaset yapanlar bunu çok iyi bilir. Yani Mersin’de, öyle siyaset yapmak kolay iş değildir.  O yüzdende sorduğunuz ;aslında sormaktan çok itham edip suçladığınız her şeyin cevabı, mutlaka ;Türkçe açıklamalı ve ithamlarınızın sahiplerinden iadeyi taahhütlü gelecektir diye düşünüyorum.   Tek bir yere takıldım konuşmada, bu rahatsız etti vatandaş olarak. Bu ülkenin meclisinde konuşan bir vekil, başka bir vekil için diğer salonda bulunan vekillere hitaben; “Ali Mahir’in hangi işlere bulaştığını, bu işlerin içinde nasıl parmağının olduğunu az çok sizlerde biliyorsunuz. Ben sizin bildiğinizi inanarak değil, bilerek söylüyorum ama bu bilgimi buradan paylaşamam. Çünkü, bilginin bende kalması lazım. Osman Gökçek bir vekil; tüm mecliste bulunan vekilleri töhmet altında bırakıyor sözleriyle ben böyle okudum konuşmayı izlerken, töhmet ötesi’’ biliyorsunuz diyor, bende kalması gerekir bu bilginin’’ diyor.  ‘’Çünkü, bilginin bende kalması lazım’’. Demek ne demek?  Bir kente ihanet söz konusu ise; itham ve suçlamalarınıza göre kentin vekili adına ve elinizde herkesin de bildiği diyerek, töhmet altında bıraktığınız vekillerde varken üstelik; “Ali Mahir’in hangi işlere bulaştığını, bu işlerin içinde nasıl parmağının olduğunu az çok sizlerde biliyorsunuz. Ben sizin bildiğinizi inanarak değil, bilerek söylüyorum ama bu bilgimi buradan paylaşamam. Çünkü, bilginin bende kalması lazım’ ’ Diyerek çekilemezsiniz vekil bey!  Pimi çektiniz attınız bombayı bir kere ve burası Mersin .  ‘’Ali Mahir, o yüzden Mezitli’de en son yapılan kat artışları ile ilgili ne alakan var? Mersin Belediyesi bu işi onaylayacak mı? Hadi gel bu işin onaylanmasına engel olalım. Kale Mahallesi’ni imara açmak için oradaki konularla ilgileniyor musun, ilgilenmiyor musun? Bu konuların önüne geçeceğine söz veriyor musun? Gel bunları da konuşalım. Bunun neticesinde de senin de bu meselelerin temize çıkmış olur, rahat etmiş olursun diye düşünüyorum.”. Sorulan sorular hafif kalıyor bu ithamınızla. Su bulandı bir kere; sıradan cevabı olan sorduğunuz sorular netleşse bile, esas işaret ettiğiniz ve bende kalması lazım dedikleriniz! Bu hakikaten ürkütücü geldi bana, vatandaş olarak ve güvende kuşku yarattı; bilinen ama söylenmeyen neler var ya da Sümen altı edilen dedirtti. Vesselam. Bu aralar uzaktan Mersin’e müdahaleler tek tek değil cümbür cemaat geliyor. Mersin Büyükşehir Belediyesi Başkanı Vahap Seçer ve ekibi efsunlu bunlara. Ertan Liman konusu; çok sık ısıtılıp ısıtılıp gündeme getiriliyor muhaliflerce. Madem böylesi ithamlarınız vardı da niye, 5 senedir sıcak servis etmediniz kentin menfaati adına? Vahap Seçer'e vurma ,köşeye sıkıştırma yani  ara sıcak soğuk meze   servisi yaptınız .Ana yemek babında yapmalıydınız ki servisi ,samimiyet olsun . Ya ben vatandaş olarak ne hükümetteki bakan değişikliklerini ne de belediyelerin A takım değişikliklerini sorgulamam. Çünkü; yenilenme, taze kan görev devir teslim, kurumsallığın olmazsa olmazıdır; ister görevden alınsın ki buna alınma denmez ister görevden affını istesin ister başka göreve nakil olsun; başkanların hükümetin başındakilerin taktiridir. Kime ne?   Vahap Seçer ;2 dönem merkez siyaseti, 2 dönemdir de yerel siyaseti özümsemiş üzerine Mersin ve Mersinlileri seven hizmet adamı. Güvenilirliği ,tescilli MERSİNLİLER tarafından da. O yüzden Vahap Seçer’in ,yanlışa doğru demeyeceğini; bir yanlış varsa da ;gereğini yapacağını bilir Mersinliler her zaman.