CHP’li Toroslar Belediyesi’nde bugünlerde hummalı bir çalışma yürütülüyor. Belediye başkanı Abdurrahman Yıldız, önceki yönetimler dönemindeki usulsüzlüklere dair bulguları ve buna karşı yapılan işlemleri bir rapor şeklinde kamuoyuyla paylaşmaya başladı. Yakın zamanda, muhtarları ağırlayan başkan Yıldız, hemen ardından gazetecileri de belediyede misafir etti.
GÖREVE BAŞLAR BAŞLAMAZ GENELGE YAYINLADI
Başkan Yıldız, göreve geldiği gün tasarruf tedbirleri kapsamında birtakım çalışmalarda bulundu. Atsız Afşin Yılmaz döneminde kiralanan araçlarının önemli bir kısmının lüzumsuz olduğunu ve kira sözleşmelerinin yenilenmediğini belirten başkan Yıldız, belediyenin akaryakıt tüketiminin %35 oranında azaltıldığını yani büyük bir tasarruf tedbiri geliştirdiklerini açıkladı. Sahi, bu kadar aracı ne diye kiraladılar? Bunca fark, sizi düşündürmüyor mu? Tedbirler bununla da sınırlı değil. Seçim sürecinde belediyeye alınan; ancak kendilerine bir görev bildirilmeyen belediye personellerinin ve ayrıca tespit edilen bankamatik memurlarının iş akitleri feshedildi. Doğru karar. Ancak MHP teşkilatı, ‘’masum işçiler işten atılıyor’’ diye itiraz ediyor. Neyse. Yapılan işlemler sonunca belediye harcamalarının %15 oranında azaltıldığı anlaşılıyor. Tahmin edebiliyor musunuz, belediye bütçesinin %15’i keyfi olarak harcanmış. Milletin parasına çökmek, çökenlere göz yummak ve suçluları savunmak milliyetseverlik midir?
BELEDİYE ARAZİLERİNİ ÇATIR ÇATIR SATMIŞLAR
Belediyelere ait, ehemmiyeti haiz arazilerin akıbeti ise vicdan sızlatıyor. Daha önce de Toroslar Belediyesi’yle ilgili arazi meselesini gündeme taşımıştık. Başkan Yıldız, önceki başkanların belediyeye ait arazileri çatır çatır sattığını; ancak elde edilen hâsılatın bir avuç azınlığa gittiğini belirtti. Toroslar halkını hizmetten mahrum eden yönetimin, bir avuç azınlığa idarecilik yaptığını görmüş olduk. Belediyeyi arazilerle birlikte satılan arazilerin gelirlerinden de etmişler. Çok yazık. Belediyeye ait araçların, basit sorunlardan dolayı atıl halde bırakıldığını; araçları düşük bütçe ile tamir etmek yerine yeni araçlar kiralama yoluna gitmişler. Belediye, kendi aracını tamir etme mekanizmasından bile aciz düşmüş. Burada mantık aramamak lazım; nitekim işgüzarlığın mantığı menfaatindedir.
YOK BÖYLE BİR ŞEY
Toroslar Belediyesi’ne ait mülk ve dükkânlara ne olmuştur sizce? Bunca usulsüzlüğün içerisinde bu mülklerin usulüne uygun kiralandığını düşünebilir misiniz? Ben düşünemedim. Mülkler ve dükkânlar usulüne aykırı bir şekilde şahıslara kiralanmış. Bu yetmemiş, denetim de yapmamışlar. Nasıl olsa Toroslar, bir kale… CHP, Toroslar’ı asla alamaz! Belediye, milyonlarca lira zarara uğramış. Yıllardır süren gelir kaybının haddi hesabı yok. Denetleyen yok, hesap soran yok. Belediyede ciddi bir ruhsat çarpıklığı da tespit edilmiş. Hükümet, ‘’imar barışı’’ adıyla yürürlüğe giren yasa mucibince bazı kararlar almıştı. Toroslar Belediyesi ise bu mevzuda bilimsel ve etik değerlere aykırı olarak hareket etmiş. Kayırma işlemlerine bile girişilmiş. İlçenin modern bir çehreye evrilmesini engelleme adına, uygulamalarda bulunulmuş. Tabiri caizse belediye idaresi resmen süreci baltalama yoluna gitmiş. Kamu vicdanını yaralayan önceki dönem uygulamalarını, dikkate alacak bir mercii var mıdır, bilemem; ancak kamuoyunun vicdanında bu meselenin yargılanacağı kesin.
BAŞKAN YILDIZ’A TEŞEKKÜR EDERİZ; ANCAK
Muhtarların daha önce davet edildiğinden haberdardık. Davet üzerine Toroslar Belediyesi’ne gittiğimizde köhne bir salonda ağırlandık. Daha nezih bir mekana alınacağımızı umarak bekledik. Ancak toplantı o mekanda yapıldı. Belediye politikasının ve belediyecilik anlayışının topluma anlatılması adına önemli bir toplantı yapıldı. Ne var ki muhtarların ağırlanma şekli ile gazetecilerin belediyede karşılanma şeklini mukayese ettiğimizde bir hayli fark olduğunu gözlemledik. Bu mesele bazı meslektaşlarımızda rahatsızlık uyandırdı. Belediye çalışmalarının topluma anlatılmasında ve bu hususta farkındalık uyandırılmasında gazeteciler kritik bir rol oynuyor. Tabiri caizse muhtarlar beş yıldızlı otel ayarında; gazeteciler ise berbat bir salonda karşılanıyor. Biraz daha dikkat edilebilir, kamunun bilgi kaynağı gazeteciler hak ettikleri değeri alabilirlerdi.