Merkezi politika döngüsü bambaşka, yerel politika döngüsü daha bir başkadır; kuzeyle güney, doğuyla batı gibi. Merkezi politika, bir yandan ülke yönetimi diğer yandan uluslararasıdır daha tehlikeli sular tabiri caizse.
Yerel politika ; dahada hapseder kentte siyaset yapanları.
Nasıl hapsetmesin ki?
Ayni mahallede oturmuş, aynı okulda okumuş, ayni pazardan alışveriş yapan, ayni meslekte belki işyeri belki evleri karşılıklı komşu ve bir masa etrafında hasbihâl etmiş ya da akraba belki de ama farklı partilerde yol yürüme sonrası insanların karşı karşıya gelmesi.
Genel seçimlerde neyse de, yerel seçim süreçleri siyasetin ateşiyle; çok kalpler kırılır, hakaretler havalarda uçuşur. Bazen de kelimelerle sınırlı kalmaz havada uçuşanlar.
-Değer mi?
-Yerel seçimde mi gölgecim? Net cevap vereyim sana hayır. Yerel siyasette ;partisel düşünmeden kente en doğru hizmeti yapacak aday önemli. Nokta.
Bu süreçte ideolojik parti mantığıyla bakmak, sonrası yüz yüze bakılamayacak davranışlarda bulunmak; kimseye yarar getirmemiş, aksine halkın siyasetçiye ve siyasete karşı temkinli yaklaşmasına ve güvenilirlik konusunda şüpheciliğe sebep vermiş bir durum olmuştur. Merkez siyasetinde; mecliste görüşür tartışırsınız sonra herkes kendi memleketine döner.
Ama yerelde aynı mı?
Yıllar önce Büyükşehir meclislerinde; Başkan Vahap Seçer’e, hükümet muhalefeti cumhur ittifakı grupları her karara salt ret verdiğinde; meclis biter meclis kapısından çıktığınızda başta kendi ailelerinize ve size o siz olduğunuz için oy verenlere, tüm ayni kentte birlikte yaşadığınız Mersinlilere ne cevap vereceksiniz, hiç mi vicdanınız sızlamayacak hizmetlere engel olduğunuz için, diye sormuştum. Benzeri bir açıklamayı; Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer ’in konuşmasında da değindiğini görmüştüm. Aslında ;meclis üyelerinin gönülleri evet demek istiyordu, bunu şifayende dile getiriyorlardı, ama; muhaliflik, grupluk kararı ile ret veriliyordu, çoğunluk Cumhur ittifakında da olunca sonuçta; hizmetler engelleniyordu diye. Umarım bu dönem çoğunluk doğru kararlar verir ve Mersin hizmet eksikliği yaşamaz. Çünkü; açıkçası ne Mersin’in, nede biz Mersinlilerin sabrı kalmadı artık!
Şimdi mecliste olmayan o kişilere soruyorum; değdi mi Allah aşkına?
Mersin’e zarar verdiniz ve Mersin’de yaşıyorsunuz hakikaten değdi mi?
Vicdanınız rahat mı gerçekten?
Hayatım boyunca şunu yaptım; bazen çok büyük bedeller ödedim ama, bir adım geri atmadım. Haksızlıklara karşı susmadım. Haksızlığa karşı susulmaz vebali büyük; kul hakkı ağır. Şimdi sizlere bakıyorum da, koca Mersin’in hakkı sırtınızda …
Dip notcum; bugün, yerel yönetimden başladık, yerel yönetimden bitirelim o zaman. Belediyelerin borçları bir bir çıkıyor, asılıyor duvarlara vs vs . Bu borçlar yeni değil ki, ne bu şaşkınlık?5 senede vardı niye şimdi kamuoyuyla paylaşılıyor? Niye, basın beş senedir dile getirmedi?
Vatandaş olarak bizi bağlamaz, bu göreve öyle ya da böyle talip olanların sorunu. Mersin Büyükşehir Belediyesi; lokomotif olarak hizmet ağında ve son 5 senedir sayın Vahap Seçer’le ,her türlü zorluğa, engele, finansal probleme rağmen başarabildiyse dimdik; ilçe belediyeleri hayli hayli başarır.
Bankamatiktçiler sizi unutmadım ; aaa burada parantez açayım hemen, 14 sene, öncesi 1,5 senede öyle desek, hemen hemen 16 seneye yakın belediyeciliğimde; işçi olarak bir gece bile yastığa başımı koyduğumda rahatsızlık duymadım. Ne görev verildiyse; sahada da iç görevde de görev istenmez verilir ve sorgusuz, itirazsız yapılır dedim, yaptım. Belediyecilik anlamı bu çünkü bende ve alın teri kutsal. Ötesi kul hakkı. Referanslar,amcalar,dayılar,teyzeler ,onlar, bunlar ,şunlar yok muydu ,rahat iş yapacağım yerlere gönderileceğim, hatta bankamatikçi olabileceğim ; evvelallah herkesin olduğu kadar hatta dahada fazlası vardı ;ama emek kutsal ,ötesi hizmet sektörü belediyecilik. Kazandığım her kuruş çok şükür helal ;ne Allah’a ne kula verilecek hesabım yok, hele Mersin’ime hiç yok.
Şimdi gelelim bankamatikçilere; hakikaten hiç utanmanız yok mu sizin?
Göz yumanların, bilip ses çıkarmayanların?
Ya sizin?
Tetiğe basan kadar; silahı o ele veren, engel olmayanda suçlu denir.
Vatan, millet, memleket sevdasını geçtim o yokmuş anlaşıldı; ya evlatlarınıza o haram lokmayı nasıl yedirdiniz?
Dip notcum seni bırakmıyorum; Vahap Seçer, CHP Genel başkanı ya da Cumhurbaşkanı olabilecek kapasitede önce burada bir anlaşalım. Son günlerde hemen muhalif sesler gelmeye başladı bu konudan dolayı.
Beyler!!! İki dönem vekil ,2 dönem büyükşehir belediye başkanı, ziraatçi, devlet işleyişini ve adabını bilen her konuya hâkim, siyasetin mutfağından gelen ya daha ne olmalı? Destek olacağınıza, köstek yeter ya! Şu an Vahap Seçer; belki de düşünmüyor bile böylesi bir olayı, kamuoyunda konuşulan temenni ve buna bile kösteksiniz yazık.
Umarım; iki durumdan biri gerçekleşir de, Mersin gurur duyar; bir parti genel başkanımız ya da ülkemizin Cumhurbaşkanı, bizim memleket evladı diye.