Seçim derken seçüme kadar geçim muhabbeti.
Apayrı dünyalar..
Seçime kadar idare ederiz derdinde...
Partiler arası koalisyon almış başını gitmekte.
Hararetli pazarlıklar.
Kurbanlık koyun pazarlığından hallice.
İyide ne pazarlığı bunlar?
Al gülüm, ver gülüm..
Ver gülüm, al gülüm.
Şu ilçe bende bu il sende.
Bu il bende, o ilçeler sende
Ver ver...
Al Al...
Kabulse oylar o ilçede bize bu ilde size.
Eğer bir parti koalisyon yapmazsa diğer partiyle o partiyi lime lime ederler. Mecburmuş gibi sanki.. Oysa o partinin kuruluş amacı, o partiye inananlara karşı sorumluluğu var anlaşır yada anlaşmaz, tek başına yada birlikte seçime girer..
Oyların sahipleri neci?
Ya seçilecek adaylar?
Seçim ?
Herşey mizansen;seçmen, seçilen konu mankeni mi?
Niye çabalamakta bu adaylar anlamları yoksa?
Niye Oy demokratik hak denmekte seçmene ?
Şu partiliyim, partim anlaştı koyun gibi gidip mührü basarım.
Benim partim, kimi aday gösterirse adayım odur mührü basarım.
Partiler anlaşırsa partim istiyor diye başka partinin adayınada gidip mührü basarım.
Senin adayın kim?
Söz sahipliğin?
Benim,
senin,
onun,
bizim,
sizin,
onların ;
hepimizin oyları
Oylarımız bu kadar mı kelepir?
Her parti tek başına adaylarıyla girsin seçime bir görelim, ama açıktan yada kapalı kapılar ardı anlaşmalarla ,ittifaklarla deyil, harbi kendi başına ittifaksız. Sadece adayına güvenerek; seçmen gitsin adaya oy versin kendi seçsin bir salın seçmeni. Kendi partili seçmene ve genel seçmene güvenebilir mi partiler?
Harbiden ya?