31 Mart seçimlerinin ardında siyaset arenasında ‘’normalleşme’’ olarak tanımlanan birtakım gelişmeler yaşanıyor. İktidar cenahından yumuşama sinyalleri verilirken muhalefet kanadından ciddi endişeler ileri sürülüyordu. Öyle de oldu. Hükümet her ne kadar yumuşama emareleri göstermeye çalışsa da sert uygulama ve söylemlerinden ödün vermemeye azami derecede dikkat ediyor. Peki bunu neden yapıyor dersiniz? Hiç şüphesiz, hem muhalefeti hem de Cumhur İttifakı tabanını kontrol altında tutmak için. Anlayacağınız muhalefeti, Cumhur İttifakı’nın sözünü dinler hale getirmek ve ittifak tabanına ‘’biz güçlüyüz’’ dedirtmek istiyorlar. Yumuşama, ittifakın ruhuna aykırı olduğundan kontrollü bir yumuşamadan bahsedilebilir; ama bunun nasıl bir yumuşama olduğunu bilemiyorum.
CHP’Lİ BELEDİYELERLE HESAPLAŞMAYA MI ÇALIŞILIYOR
Aslında hemen herkesin bildiği; ancak ifade etmekte zorlandığı bir durum bu: Hükümet 31 Mart Seçimleri’nin acısını unutabilmiş değil. Bu travmayı uzun yıllar atlatabilecek gibi de görünmüyor. Dolayısıyla bir yumuşamadan ziyade ‘’yeni anayasaya geçene dek’’ kontrollü bir yumuşama sürecinin yaşanacağını ifade etmeliyim. Yumuşama olarak belirtilen fakat yumuşamayla kast edilen şey nedir, kimse bilmiyor. Son yerel seçimlerde CHP’nin ezici başarısının, hükümet nezdinde rahatsızlık uyandırdığı Ankara kulislerinde konuşuluyor. Belediyelerin çoğunluğunu kazanan CHP’nin başarısına gölge düşürme girişimlerinin yaşanacağı tahmin ediliyordu. Çok geçmeden ilk hamle gerçekleşti: Hazine ve Maliye Bakanlığı, belediyelere hazine desteği kestiğini açıkladı. Kimseye danışmadan! Doğrusu, muhalefet cenahında şaşırtıcı gelmeyen bu durum, öngörülmüştü. Çok geçmeden yeni bir hamle daha gerçekleşti. Belediyelerin SGK borçlarının behemehal ödenmesi adına belediyelere tebliğat gönderildi. CHP’nin AKP’den devraldığı bir çok belediyenin borç batağında olduğu ve SGK borçlarının ise önemli ölçüde biriktiği göz önüne alınırsa, hükümetin yaptığı bu hamleler tasarruf ve prosedür gibi makul gerekçelerle açıklansa da özünde bir ‘’zora düşürme’’ girişimi olarak yorumlanıyor. Uzun zamandır ekonomik problemlerin yaşandığı ülkemizde belediyelere yapılan yardımın ve biriken SGK borçlarının tazmininin 31 Mart Seçimlerinden hemen sonraya gelmesi, bu tarz yorumlara neden oluyor. Önümüzdeki günlerde hükümetin yeni tedbirler alacağı ve belediyelerin mali yükünü ‘’çekilemez’’ hale getireceği bilgisi de kulislerde konuşuluyor. Bu ne olabilir? Belediyelerin acil ve zor durumları geçiştirme ve mali kaynak bulma adına başvurabileceği bazı işlemlerin önünü almak olabilir mi? Zaman gösterecek bunu.
KULA MİNNET EYLEMEM!
Hükümetin aldığı tedbirler kapsamında SGK’nın iletişime geçtiği kurumlardan biri de Mersin Büyükşehir Belediyesi… Haberlerde geçen bilgilere göre Cumhurbaşkanı Erdoğan, SGK borçlarını gerekçe göstererek belediyelerin bazı gelirlerine el konulacağını bildirmişti. Bu açıklamadan kısa bir süre sonra Mersin Büyükşehir Belediye başkanı sayın Vahap Seçer, açıklamalarıyla sayın Cumhurbaşkanının tutumunun yanlışlığına dikkat çekti. Bu yönüyle esasında bir yumuşamanın olmadığını da açıkça dile getirmiş oldu. Burhanettin Kocamaz yönetiminden belediyeye miras kalan milyarlarca liralık borca rağmen Mersin’in hizmetten mahrum kalmadığını ve belediyenin, yatırımları başarıyla sürdürdüğünü ifade eden başkan Seçer’in inanmışlığı önemli ve ince bir mesaj taşıyordu. Tavır netti. Belediyelerin zor duruma düşeceğine ve hizmetin aksayıp aksamayacağına bakılmaksızın borç tahsilinin mutlaka gerçekleşeceğini bildiren siyasetçiler, acaba bu tarz bir yaklaşımla kendi halkını mağdur etmiş olmuyorlar mı? Ekonomik krizin pençesindeki halkı daha fazla mağdur etmeye çalışmak da nedir? Vahap başkanın seçimlerde bükülemeyen bileğini farklı şekillerle bükmeye çalışıyorlar. Ancak sert kayaya denk geldiler. Bu adam boyun eğmez. Ülkeyi yönetir, ekonomimizi de düze çıkarır. Bu başkan sizin bildiğiniz gibi değil. Belediyenin gelirini taştan çıkarır; ama yine de boyun eğmez. Bazı AKP’li belediye başkanlarının yaptığı gibi Vahap başkan belediyenin gelirini artırmak için halka yüklenmeyecek! Belediyenin, kendi yağında kavrulacak imkanları var. Bu imkanlar varken birileri gibi belediyeyi milyarlarca lira borca düçar da etmeyecektir. Hem önceki dönemin borçlarını kapatacak hem de halkın ihtiyaç duyduğu yatırımları belediye imkanları çerçevesinde gerçekleştirecek. Metro da tamamlanacak. Birileri belediyeyi güç duruma düşürdüğünün zannını ve sevincini yaşayadursun, Vahap başkan yönetiminde Mersin Büyükşehir Belediyesi tüm zorlamalara ve zorlayıcılığa karşı vaatlerini bir bir gerçekleştirecek. Allah Teala, doğruların yardımcısıdır.
CHP’li Belediyelere Ambargo Mu Uygulanıyor?
31 Mart seçimlerinin ardında siyaset arenasında ‘’normalleşme’’ olarak tanımlanan birtakım gelişmeler yaşanıyor. İktidar cenahından yumuşama sinyalleri verilirken muhalefet kanadından ciddi endişeler ileri sürülüyordu. Öyle de oldu. Hükümet her ne kadar yumuşama emareleri göstermeye çalışsa da sert uygulama ve söylemlerinden ödün vermemeye azami derecede dikkat ediyor. Peki bunu neden yapıyor dersiniz? Hiç şüphesiz, hem muhalefeti hem de Cumhur İttifakı tabanını kontrol altında tutmak için. Anlayacağınız muhalefeti, Cumhur İttifakı’nın sözünü dinler hale getirmek ve ittifak tabanına ‘’biz güçlüyüz’’ dedirtmek istiyorlar. Yumuşama, ittifakın ruhuna aykırı olduğundan kontrollü bir yumuşamadan bahsedilebilir; ama bunun nasıl bir yumuşama olduğunu bilemiyorum.
CHP’Lİ BELEDİYELERLE HESAPLAŞMAYA MI ÇALIŞILIYOR
Aslında hemen herkesin bildiği; ancak ifade etmekte zorlandığı bir durum bu: Hükümet 31 Mart Seçimleri’nin acısını unutabilmiş değil. Bu travmayı uzun yıllar atlatabilecek gibi de görünmüyor. Dolayısıyla bir yumuşamadan ziyade ‘’yeni anayasaya geçene dek’’ kontrollü bir yumuşama sürecinin yaşanacağını ifade etmeliyim. Yumuşama olarak belirtilen fakat yumuşamayla kast edilen şey nedir, kimse bilmiyor. Son yerel seçimlerde CHP’nin ezici başarısının, hükümet nezdinde rahatsızlık uyandırdığı Ankara kulislerinde konuşuluyor. Belediyelerin çoğunluğunu kazanan CHP’nin başarısına gölge düşürme girişimlerinin yaşanacağı tahmin ediliyordu. Çok geçmeden ilk hamle gerçekleşti: Hazine ve Maliye Bakanlığı, belediyelere hazine desteği kestiğini açıkladı. Kimseye danışmadan! Doğrusu, muhalefet cenahında şaşırtıcı gelmeyen bu durum, öngörülmüştü. Çok geçmeden yeni bir hamle daha gerçekleşti. Belediyelerin SGK borçlarının behemehal ödenmesi adına belediyelere tebliğat gönderildi. CHP’nin AKP’den devraldığı bir çok belediyenin borç batağında olduğu ve SGK borçlarının ise önemli ölçüde biriktiği göz önüne alınırsa, hükümetin yaptığı bu hamleler tasarruf ve prosedür gibi makul gerekçelerle açıklansa da özünde bir ‘’zora düşürme’’ girişimi olarak yorumlanıyor. Uzun zamandır ekonomik problemlerin yaşandığı ülkemizde belediyelere yapılan yardımın ve biriken SGK borçlarının tazmininin 31 Mart Seçimlerinden hemen sonraya gelmesi, bu tarz yorumlara neden oluyor. Önümüzdeki günlerde hükümetin yeni tedbirler alacağı ve belediyelerin mali yükünü ‘’çekilemez’’ hale getireceği bilgisi de kulislerde konuşuluyor. Bu ne olabilir? Belediyelerin acil ve zor durumları geçiştirme ve mali kaynak bulma adına başvurabileceği bazı işlemlerin önünü almak olabilir mi? Zaman gösterecek bunu.
KULA MİNNET EYLEMEM!
Hükümetin aldığı tedbirler kapsamında SGK’nın iletişime geçtiği kurumlardan biri de Mersin Büyükşehir Belediyesi… Haberlerde geçen bilgilere göre Cumhurbaşkanı Erdoğan, SGK borçlarını gerekçe göstererek belediyelerin bazı gelirlerine el konulacağını bildirmişti. Bu açıklamadan kısa bir süre sonra Mersin Büyükşehir Belediye başkanı sayın Vahap Seçer, açıklamalarıyla sayın Cumhurbaşkanının tutumunun yanlışlığına dikkat çekti. Bu yönüyle esasında bir yumuşamanın olmadığını da açıkça dile getirmiş oldu. Burhanettin Kocamaz yönetiminden belediyeye miras kalan milyarlarca liralık borca rağmen Mersin’in hizmetten mahrum kalmadığını ve belediyenin, yatırımları başarıyla sürdürdüğünü ifade eden başkan Seçer’in inanmışlığı önemli ve ince bir mesaj taşıyordu. Tavır netti. Belediyelerin zor duruma düşeceğine ve hizmetin aksayıp aksamayacağına bakılmaksızın borç tahsilinin mutlaka gerçekleşeceğini bildiren siyasetçiler, acaba bu tarz bir yaklaşımla kendi halkını mağdur etmiş olmuyorlar mı? Ekonomik krizin pençesindeki halkı daha fazla mağdur etmeye çalışmak da nedir? Vahap başkanın seçimlerde bükülemeyen bileğini farklı şekillerle bükmeye çalışıyorlar. Ancak sert kayaya denk geldiler. Bu adam boyun eğmez. Ülkeyi yönetir, ekonomimizi de düze çıkarır. Bu başkan sizin bildiğiniz gibi değil. Belediyenin gelirini taştan çıkarır; ama yine de boyun eğmez. Bazı AKP’li belediye başkanlarının yaptığı gibi Vahap başkan belediyenin gelirini artırmak için halka yüklenmeyecek! Belediyenin, kendi yağında kavrulacak imkanları var. Bu imkanlar varken birileri gibi belediyeyi milyarlarca lira borca düçar da etmeyecektir. Hem önceki dönemin borçlarını kapatacak hem de halkın ihtiyaç duyduğu yatırımları belediye imkanları çerçevesinde gerçekleştirecek. Metro da tamamlanacak. Birileri belediyeyi güç duruma düşürdüğünün zannını ve sevincini yaşayadursun, Vahap başkan yönetiminde Mersin Büyükşehir Belediyesi tüm zorlamalara ve zorlayıcılığa karşı vaatlerini bir bir gerçekleştirecek. Allah Teala, doğruların yardımcısıdır.
Ekleme
Tarihi: 28 Temmuz 2024 - Pazar
CHP’li Belediyelere Ambargo Mu Uygulanıyor?
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(4)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.
M.mustafa canciger
(28.07.2024 09:02 -
#473)
Belediyelere ceza böyle kesilir.20 yıldır görmediğin bilmediğin borçlar yenilgiye uğrayınca gundeme böyle getirili.akp adaleti bu olsa gerek.yaziktir günahtır.bu CHP li belediyeleri değil kentin insanini cezalandırma şeklidir
Mustafa canciger
(28.07.2024 12:08 -
#474)
Kocamaz başkanda belediyeyi CHP den almıştı.borclu olarak.ve 4 ilçe varken.sonra tüm mersine harcanan parayı düşünün bir
Mustafa canciger
(28.07.2024 12:08 -
#475)
Kocamaz başkanda belediyeyi CHP den almıştı.borclu olarak.ve 4 ilçe varken.sonra tüm mersine harcanan parayı düşünün bir