Belediye başkanlığı makamında bulunan bir insan için görevini iyi yapmak kadar ağzına sahip olmak da hayati önemi haizdir. Hacı Bektaş-ı Veli’nin ‘’eline, diline, beline sahip ol’’ sözü, toplumun hemen her ferdinden ziyade topluma rol model olanları ilgilendiriyor. Mersin’de son aylarda skandallarla gündem olan; fakat skandallara imza atmaktan geri durmayan Toroslar Belediye başkanı Abdurrahman Yıldız, yeni açıklamalarıyla yine tartışmalara konu oldu.
Cümlellere Bak!
Toroslar Belediye Meclisi, Kasım ayının birinci oturumunu başkan Abdurrahman Yıldız başkanlığında gerçekleştirdi. Esenyurt Belediyesi’ne atanan kayyum hadisesine yönelik açıklamalar oturuma damgasını vurdu. Başkan Yıldız, yaptığı açıklamada yönetimindeki Toroslar Belediyesi’ne yönelik de birtakım spekülasyonlar yapıldığını ifade ederek ‘’herkes ayağını denk alsın’’ dedi. Tabi bu ifadeler başkan Yıldız’ın asıl niyetini gösteriyor: tehdit. Evet, Abdurrahman Yıldız birilerini tehdit ediyor. Asıl niyetini şu cümleye gizliyor: ‘’Toroslar Belediyesi sömürülecek peşkeş çekilecek bir yer değil, herkes yağını denk alsın.’’ Belediyenin sömürülmesi ve belediye kaynaklarının peşkeş çekilmesi mi söz konusu? O halde bu konu neden yargıya taşınmıyor da mecliste ağızlara sakız ediliyor? Yoksa başkan, sen ‘’kendi hukukumu uygular, yargılarım’’ mı demek istiyorsun? Belediye kaynakları senin, başkan olduğun bir belediyede kimin onayıyla peşkeş çekiliyor, anlaşılabilir gibi değil. Belediye kaynaklarının peşkeş çekilmediği söz konusu ise o halde sen bu cümlelerle kime parmak sallıyorsun? Ya da aba altından sopa mı göstermeye çalışıyorsun? Anlaşılması için açık ve net yazıyorum: şöyle dönüp bir etrafına bak. Hangi belediye başkanı senin yaptığını yapıyor? Sen o makamda geçici bir yöneticisin; hesap görücü değilsin! Belediye başkanısın; mafya da değilsin. Yine başkan bir beyanatında ‘’aç tavuk kendini darı ambarında sanır’’ diyorsun. Kim bu aç tavuklar, açık konuş ki meramın anlaşılsın. Abdurrahman efendi, yoksa Toroslar Belediyesi’ne kayyum atanacağından mı korkuyorsun? Tek tek yazıyorum. Bu bir kehanet yahut duyum değildir. Toroslar Belediye başkanlığı döneminde yaptığın bazı şeylerin kabul edilebilir bir yanı yok.
İstiklal Marşı tartışmaları hala tazeliğini koruyor. İşten çıkardığın bazı personellerin masum oldukları ve senin gibi düşünmedikleri için işten atıldıkları da söyleniyor. Bu konuda kararı yargı verecek, tabi. Belediyeye ait bazı emlak ve arazilerin usule aykırı satıldığı, belediye kadrolarına DEM Partili isimlerin doldurulduğu gibi birçok iddia da ortaya atılıyor. Seçim gecesi yasadışı slogan atılmasına müdahale etmek bir yana destek olduğun da söyleniyor. Belediye bütçesine tasarruf tedbirleri dışında bazı keyfi gerekçelerle yük olunduğu da iddialar arasında yer alıyor. Bu kadar kısa bir sürede bunca iddia hiçbir belediyede görülmüş değil. Sayıştay raporları ileriki zamanda hakikati gün yüzüne çıkaracaktır. Bütün bunların tek bir dosyada delillerle ispatlanması durumunda kayyum kayyum atanması gündeme gelebilir. ‘’Yak kendini’’ diyerek işportacıya yaşattığın kırgınlık, bir gün senin başkanlık serüvenini yakamaz mı? Başkan Yıldız’ın başkanlık performansı pek hayra alamet değil.
Başkan Sana Neler Oluyor?
Bir belediye başkanının, ifadelerine dikkat etmesi gerekirken keskin bir dil kullanıyor olması kabul edilebilir mi? Daha nazik, yapıcı olmak ve doğruları doğru bir şekilde ifade eden cümleler kurmak çok mu zor? Abdurrahman Yıldız için çok zor bir şey! Başkan, insanlarla konuşurken yahut basın açıklaması yaparken ‘’astığım astık, kestiğim kestik’’ açıklamalarının, toplum tarafından rahatlıkla anlaşıldığını ya da takdir edildiğini düşünüyor, sanırım. Öyle ya, başkan Yıldız yirmili yaşlarına merdiven dayamış ergenlerin Polat Alemdar’cılık oynarken sarf ettiği adi yani sıradan cümleleri kuruyor ve alkışlanacağına inanıyor, herhalde. Yok öyle bir şey! Siyasetteki kaba, sert ve ayrıştırıcı dilin ülkeyi gerdiğini ve aynı zamanda toplumumuzun bu durumdan rahatsızlık duyduğunu hatırlatmak isterim. Millet, mafyatik cümleler kullanılmasını katiyyetle istemiyor. Böyle konuşanları da kucaklamıyor. Suratı asık olan başkan Yıldız’ın kaba cümlelerle toplumda kabul göreceğini düşünenler var mı? Ali kıran baş kesen olmanın, sana bir getirisi olacağını düşüyorsan yanılıyorsun başkan! Bir sonraki belediye seçiminde yeniden aday olman zor. Hadi, aday oldun diyelim! Seçimi büyük farkla kaybedersin! Sana muhalif olanların gönlünü alman ve Toroslar halkını bağrına basman varken, kendi tabanını dahi kızdıracak konuşmalarda bulunman ne anlama geliyor?
Partine kaybettirdiğin imajın ve toplumsal desteğin farkında mısın? Bu partiye onca zarar vermeye hakkın yok! Toplumumuzun bir çıkış yolu aradığı şu süreçte ve CHP’nin iktidar olmaya en yakın olduğu bir zamanda yaptıklarının, çuvalın dibini delmek olduğunu unutmamalısın. CHP belediyeciliğine yakışmayan hareketler ve konuşmalarda bulunuyorsun. CHP Toroslar’da kan kaybediyorsa en büyük sebebi kim? Bu bir tavsiyedir, asla tehdit değildir: CHP’ye zarar verdiği için Mersin’de ayağını denk alması gereken insanlar varsa ilki Abdurrahman Yıldız’dır. Sayın Yıldız, yıllar sonra CHP’ye geçen bir ilçede halkın kucaklaşmaya ve hizmete ihtiyacı var. Farkında olmanız ve kucaklaşmanız lazım.