31 Mart Seçimlerinde Mersin’de her üç kişiden ikisinin oyunu alan başkan Vahap Seçer, gazeteci Ruşen Çakır’ın konuğu oldu. Başkan Seçer’in açıklamaları her zamanki gibi güven tazeleyici ve kucaklayıcı oldu. Ancak başkan Seçer’in bazı ifadelerini, yeni dönemde yaşanması muhtemel birtakım gelişmelerin habercisi olarak okudum.
BAŞKAN SEÇER FERASET ADAMIDIR
Birçok yazımda ifade ettiğim gibi başkan Seçer, çok kimlikli Mersin’de kapsayıcı ve kucaklayıcı bir sosyal belediyecilik anlayışını ortaya koydu. Onu başarıya götüren en önemli faktörlerden biri de buydu. Süreci çok iyi okudu; ancak nev-i şahsına münhasır bir belediyecilik anlayışı da geliştirdi. Mersin’de belediye başkanlık görevini ifa etmek herkesin harcı değildir. Bunun farkındaydı. Başkan Seçer, özgün belediyecilik anlayışını şu şekilde dile getirdi: ‘’2019’dan sonra farklı bir şey oldu. Sadece çok iyi ve şehircilik anlayışıyla yapılan belediyecilik yapılmadı. İnsanlara dokunuldu. Farklı bir dille konuşuldu. Belediye başkanları halkla siyaset konuşmadı. Belediye başkanları milliyetçisine de muhafazakarına da Atatürkçüsüne de gitti; dokundu…’’
BU FIRSAT KAÇIRILMAMALI
Başkan Seçer’e göre 31 Mart Seçimleri Türk siyasi yaşamında hayati bir dönemece işaret ediyor. Vahap başkana göre CHP’nin elde ettiği yerel seçim zaferi, birkaç yıl sonra yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimiyle taçlandırılabilir. Yani yerelden ulusal idareye giden yolun açıldığını ifade eden başkan Seçer, tabiri caizse CHP’li belediyelere ‘’süreci iyi yönetin’’ mesajını gönderdi. Bu düşüncesini şu sözlerle dile getirdi: ‘’eğer yeni seçilen belediye başkanları başarılı bir süreç yaşarlarsa bizler, toplum tarafından kabul görmüş mevcut belediye başkanları bu durumlarımızı tahkim edersek, zenginleştirirsek 2028 yılında iktidar kaçınılmaz olur’’… Bu ifadeler başkan Seçer’in belediye başkanlığı kimliğinin yanında ileri görüşlü bir siyasetçi olduğunu da gösteriyor.
HERKESİN BELEDİYE BAŞKANI
Sayın Seçer, beyanatında CHP’li belediye başkanlarının ‘’herkesin belediye başkanı’’ anlayışıyla hareket ettiklerini belirterek, yereldeki güven verici sosyal belediyeciliğin, muhtemel bir seçimle CHP’nin ulusal yönetime geçişinde önemli bir köprü olabileceğine değindi. Buna göre yapılacak cumhurbaşkanlığı seçiminin kaderini, CHP’li mevcut belediye başkanlarının çabaları ve hizmetleri tayin edecek. Dolayısıyla yerel yönetimde halkı kucaklamanın ve halka güven vermenin, genel seçimlerde CHP’nin iktidar olmasında büyük rol oynayacağını dile getirdi. Bu mümkün; ancak burada başkan Seçer’e göre en önemli husus ayırıma gitmeden hemen herkesin kucaklanması ve halkla iç içe olunması… Sosyal Belediyeciliğin hayatiyetine dikkat çekiliyor. Neden? Çünkü halkı ihmal eden herkes kaybeder. Öte yandan yatırımların ve projelerin gerçekleştirilmesinin, sosyal belediyecilik ruhuyla işleyen CHP’nin halk nezdindeki meşruiyetini artıracağına da vurgu yapıyor. Bu kapsamda Vahap başkan Mersin’de yeni dönemde Metro, Konut Projesi ve Müftü Deresi Yaşam Projesi gibi üç ana hususa ağırlık verecek. Başkanın tespitleri ve öngörüleri muazzam.
CHP İKTİDAR OLUR MU?
Bu konuda birkaç hususu açıklamadan genel bir değerlendirme yapmak mümkün değil. Hükümetin, yeni dönemde ülkemizin yaşadığı kronik problemleri çözmeye ağırlık vereceği muhakkak; ancak bunun dışında önem arz eden önemli bir gelişmenin gerçekleşmesi de mümkün değil. Yani hükümet tüm gücünü, olumsuz durumları elimine etmeye sarf edecekken CHP, belediye başkanlarının yönetimiyle rüzgarı arkasına alarak ve halkla müspet ilişkiler kurarak, bir sonraki genel seçime iddialı girebilir. Burada CHP’nin politikacıları kadar belediye başkanları da önemli roller üstlenecek… Süreç böyle devam ettikçe Cumhur İttifakı’nın muhtemel bir cumhurbaşkanlığı seçimini kazanması mümkün görünmüyor. Ayrıca ülke sorunlarını çözecek genel politik anlayışın rasyonel bir zeminde çözümüne yönelik somut adımlar atılması ve kucaklayıcı bir politik söylem geliştirmesi durumda CHP’nin iktidar olma şansı bir kat daha artıyor. İşte burada CHP yerel yönetiminin etkili çalışmaları, CHP’nin güven verici bir duruş geliştirmesi ve öte yandan iktidarın, ülke sorunlarının çözümünde yetersiz kalması, ülkede siyasi bir değişimin yaşanmasında en önemli üç hususu ortaya çıkarmaktadır. Bu durumun farkında olan başkan Seçer, belediye başkanlarına uyarılarda bulunarak, genel seçimler için bir hazırlık yapılması ve seferber olunması tavsiyelerini gündemine taşıdı.
ERKEN SEÇİM VE MHP
Bu konuda da iktidarın, sorunların çözümüne yönelik girişimlerinde verim alınması yahut alınamaması erken seçim tartışmalarının kaderini belirler. Şuan için bu seçim mümkün görünmese de ekonomik sorunların halledilememesi durumunda MHP’nin Cumhur İttifakı’ndan ayrılabileceği ve seçime ittifaksız katılabileceği bir ihtimal... Bu durumda MHP’nin ciddi bir oyla ana muhalefet olması da mümkün; ancak ekonomik göstergelerin iyiye gitmesi durumunda erken seçim tartışmalarının yaşanmayacağına ve MHP’nin Ak Parti’yle itikafa devam edeceğine kaniyim. Dolayısıyla önümüzdeki günlerde birbirine bağlı etkenlerden kaynaklı bir süreç yaşamamız muhtemel.
ŞAHSIMA YAPILANLARA DAİR
Son dönemlerde seçim öngörülerimizi kaleme aldığımızda birçok şahıs ve parti yöneticisi, ağza alınmayacak hakaretlerde bulundu. Bugün, bayram günü… Bir partiye mensup yönetici, şahsıma hatta aileme hakaretamiz söylemlerde bulundu. Hakaretin ciddiyetini yazmaya dilim varmıyor. Onların seviyesizliğine düşmem; ancak bu devam ederse, onların mesajlarını ve isimlerini tek tek deşifre ederim. Böylece herkes bu şahısların karakterini ve gerçek yüzlerini görmüş olacak. Tek sebep, trol olmadığım için. Kendilerinin açıklamaları ve seçim sonuçları ortada. Birebir Haber’in öngörüleri de malum. Uzatmanın anlamı yok. Biz kimsenin payandası olamayız; hakikat ne ise onu dile getiririz.
Başkan Seçer’in Açıklamaları Ne Anlama Geliyor
31 Mart Seçimlerinde Mersin’de her üç kişiden ikisinin oyunu alan başkan Vahap Seçer, gazeteci Ruşen Çakır’ın konuğu oldu. Başkan Seçer’in açıklamaları her zamanki gibi güven tazeleyici ve kucaklayıcı oldu. Ancak başkan Seçer’in bazı ifadelerini, yeni dönemde yaşanması muhtemel birtakım gelişmelerin habercisi olarak okudum.
BAŞKAN SEÇER FERASET ADAMIDIR
Birçok yazımda ifade ettiğim gibi başkan Seçer, çok kimlikli Mersin’de kapsayıcı ve kucaklayıcı bir sosyal belediyecilik anlayışını ortaya koydu. Onu başarıya götüren en önemli faktörlerden biri de buydu. Süreci çok iyi okudu; ancak nev-i şahsına münhasır bir belediyecilik anlayışı da geliştirdi. Mersin’de belediye başkanlık görevini ifa etmek herkesin harcı değildir. Bunun farkındaydı. Başkan Seçer, özgün belediyecilik anlayışını şu şekilde dile getirdi: ‘’2019’dan sonra farklı bir şey oldu. Sadece çok iyi ve şehircilik anlayışıyla yapılan belediyecilik yapılmadı. İnsanlara dokunuldu. Farklı bir dille konuşuldu. Belediye başkanları halkla siyaset konuşmadı. Belediye başkanları milliyetçisine de muhafazakarına da Atatürkçüsüne de gitti; dokundu…’’
BU FIRSAT KAÇIRILMAMALI
Başkan Seçer’e göre 31 Mart Seçimleri Türk siyasi yaşamında hayati bir dönemece işaret ediyor. Vahap başkana göre CHP’nin elde ettiği yerel seçim zaferi, birkaç yıl sonra yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimiyle taçlandırılabilir. Yani yerelden ulusal idareye giden yolun açıldığını ifade eden başkan Seçer, tabiri caizse CHP’li belediyelere ‘’süreci iyi yönetin’’ mesajını gönderdi. Bu düşüncesini şu sözlerle dile getirdi: ‘’eğer yeni seçilen belediye başkanları başarılı bir süreç yaşarlarsa bizler, toplum tarafından kabul görmüş mevcut belediye başkanları bu durumlarımızı tahkim edersek, zenginleştirirsek 2028 yılında iktidar kaçınılmaz olur’’… Bu ifadeler başkan Seçer’in belediye başkanlığı kimliğinin yanında ileri görüşlü bir siyasetçi olduğunu da gösteriyor.
HERKESİN BELEDİYE BAŞKANI
Sayın Seçer, beyanatında CHP’li belediye başkanlarının ‘’herkesin belediye başkanı’’ anlayışıyla hareket ettiklerini belirterek, yereldeki güven verici sosyal belediyeciliğin, muhtemel bir seçimle CHP’nin ulusal yönetime geçişinde önemli bir köprü olabileceğine değindi. Buna göre yapılacak cumhurbaşkanlığı seçiminin kaderini, CHP’li mevcut belediye başkanlarının çabaları ve hizmetleri tayin edecek. Dolayısıyla yerel yönetimde halkı kucaklamanın ve halka güven vermenin, genel seçimlerde CHP’nin iktidar olmasında büyük rol oynayacağını dile getirdi. Bu mümkün; ancak burada başkan Seçer’e göre en önemli husus ayırıma gitmeden hemen herkesin kucaklanması ve halkla iç içe olunması… Sosyal Belediyeciliğin hayatiyetine dikkat çekiliyor. Neden? Çünkü halkı ihmal eden herkes kaybeder. Öte yandan yatırımların ve projelerin gerçekleştirilmesinin, sosyal belediyecilik ruhuyla işleyen CHP’nin halk nezdindeki meşruiyetini artıracağına da vurgu yapıyor. Bu kapsamda Vahap başkan Mersin’de yeni dönemde Metro, Konut Projesi ve Müftü Deresi Yaşam Projesi gibi üç ana hususa ağırlık verecek. Başkanın tespitleri ve öngörüleri muazzam.
CHP İKTİDAR OLUR MU?
Bu konuda birkaç hususu açıklamadan genel bir değerlendirme yapmak mümkün değil. Hükümetin, yeni dönemde ülkemizin yaşadığı kronik problemleri çözmeye ağırlık vereceği muhakkak; ancak bunun dışında önem arz eden önemli bir gelişmenin gerçekleşmesi de mümkün değil. Yani hükümet tüm gücünü, olumsuz durumları elimine etmeye sarf edecekken CHP, belediye başkanlarının yönetimiyle rüzgarı arkasına alarak ve halkla müspet ilişkiler kurarak, bir sonraki genel seçime iddialı girebilir. Burada CHP’nin politikacıları kadar belediye başkanları da önemli roller üstlenecek… Süreç böyle devam ettikçe Cumhur İttifakı’nın muhtemel bir cumhurbaşkanlığı seçimini kazanması mümkün görünmüyor. Ayrıca ülke sorunlarını çözecek genel politik anlayışın rasyonel bir zeminde çözümüne yönelik somut adımlar atılması ve kucaklayıcı bir politik söylem geliştirmesi durumda CHP’nin iktidar olma şansı bir kat daha artıyor. İşte burada CHP yerel yönetiminin etkili çalışmaları, CHP’nin güven verici bir duruş geliştirmesi ve öte yandan iktidarın, ülke sorunlarının çözümünde yetersiz kalması, ülkede siyasi bir değişimin yaşanmasında en önemli üç hususu ortaya çıkarmaktadır. Bu durumun farkında olan başkan Seçer, belediye başkanlarına uyarılarda bulunarak, genel seçimler için bir hazırlık yapılması ve seferber olunması tavsiyelerini gündemine taşıdı.
ERKEN SEÇİM VE MHP
Bu konuda da iktidarın, sorunların çözümüne yönelik girişimlerinde verim alınması yahut alınamaması erken seçim tartışmalarının kaderini belirler. Şuan için bu seçim mümkün görünmese de ekonomik sorunların halledilememesi durumunda MHP’nin Cumhur İttifakı’ndan ayrılabileceği ve seçime ittifaksız katılabileceği bir ihtimal... Bu durumda MHP’nin ciddi bir oyla ana muhalefet olması da mümkün; ancak ekonomik göstergelerin iyiye gitmesi durumunda erken seçim tartışmalarının yaşanmayacağına ve MHP’nin Ak Parti’yle itikafa devam edeceğine kaniyim. Dolayısıyla önümüzdeki günlerde birbirine bağlı etkenlerden kaynaklı bir süreç yaşamamız muhtemel.
ŞAHSIMA YAPILANLARA DAİR
Son dönemlerde seçim öngörülerimizi kaleme aldığımızda birçok şahıs ve parti yöneticisi, ağza alınmayacak hakaretlerde bulundu. Bugün, bayram günü… Bir partiye mensup yönetici, şahsıma hatta aileme hakaretamiz söylemlerde bulundu. Hakaretin ciddiyetini yazmaya dilim varmıyor. Onların seviyesizliğine düşmem; ancak bu devam ederse, onların mesajlarını ve isimlerini tek tek deşifre ederim. Böylece herkes bu şahısların karakterini ve gerçek yüzlerini görmüş olacak. Tek sebep, trol olmadığım için. Kendilerinin açıklamaları ve seçim sonuçları ortada. Birebir Haber’in öngörüleri de malum. Uzatmanın anlamı yok. Biz kimsenin payandası olamayız; hakikat ne ise onu dile getiririz.
Ekleme
Tarihi: 11 Nisan 2024 - Perşembe
Başkan Seçer’in Açıklamaları Ne Anlama Geliyor
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.