Siyaset alanında hemen her gün çeşitli söylemler ve iddialar bir birini kovalıyor. Yenileşme ve normalleşme söylemlerinin gölgesinde yaşanan tartışmalardan birini bilgilerinize sunmak istiyorum. Silifke AK Parti ilçe başkanı Mehmet Emin Kurt ile ilgili iddialar parmak ısırtan cinsten. Adı çeşitli şaibelere karışmış ve hakkında gazetelerde haberler dahi yapılmış bir isimle ilgili AK Parti genel merkezinin herhangi bir girişimde bulunmaması, akıllara ‘’ bu ilçe başkanını kim koruyor?’’ sorusunu getiriyor. Sahi, yenilir yutulur cinsten olmayan iddiaların ileri sürüldüğü bir süreçte sayın Kurt’la alakalı neden bir tahkikat gerçekleşmedi. Genel merkezin ve il teşkilatının bu konuda herhangi bir işlemi oldu mu?  BENİ DİNLEYİN Mehmet Emin Kurt konusunda ileri sürülen iddialar ve ispatların farkında olan AK Parti merkez teşkilatı, harekete geçmedi. Sanırım kamuoyu, siyasetteki işleyişi pek bilmiyor. Siyasette referans usulü vardır. Birileri size kefil olmadan ilerleyemezsiniz. Eğer size referans olan birileri var ise o vakit hakkınızda iddia edilenlerin hiçbir önemi yok. Öyle deniyor. Kapınıza gelecek bir Allah’ın kulu olamaz! Ne demek istediğimi anladınız. Parti ilçe toplantısında arkasında bir bakanın olduğunu açıkça dile getirmekten imtina etmemiştir, Silifke İlçe başkanı. Büyük cesaret doğrusu! Kamuoyunda ciddi bir reaksiyon olmadan bir ilçe başkanını görevden aldırmak mümkün değil. Hele referansı sağlam ise o vakit, koltuğu sarsmak bir hayalden öteye gitmez. İşte Mehmet Emin Kurt’un tavırlarındaki rahatlık ve hoyratlık bu zaviyede ele alınmalı. Genel merkezin bu tarz konularda hassasiyet taşıdığını düşünüyordum. Sanırım, AK Parti’yi uçurumun kenarına getiren mesele de bundan ibaret. Atanan ilçe ve il teşkilat mensuplarının diledikleri gibi hareket etmelerine neden göz yumulur? Olacak iş değil. Silifke AK Parti teşkilatında kazan kaldıranlar oldu; ama durum AK Parti genel merkezinde pek sesi getirmedi. Umursamadılar, dense yeridir. Ne var ki AK Parti ve MHP ittifakına rağmen Silifke’de seçimleri CHP adayı kazandı. Milliyetçi hassasiyet taşıyan bir ilçede CHP’nin seçim kazanması nasıl mümkün olabilir? Toplumsal talepleri görmezden gelenler, yenilginin en ağırına maruz kalırlar. Genel olarak böyle. İDDİALARA GELİN Sayın Kurt hakkında iddialarda bulunan AK Partililer yaşananlara sessiz kalmayarak elde ettikleri bilgi ve dokümanları AK Parti genel merkezine iletti. Bir dönüş yahut gelişme olmadı. Olmaz tabi. AKP’lileşen AK Parti’nin sorun çözme ve millete yakın olma gibi bir derdi mi var, sanıyorsunuz! Bütün suç AKP’lilerin. Bunca iddiaya rağmen neden sessiz kalınıyor ki? Sayın Kurt’un ortağı olan Salim Duman’ın uyuşturucu işleriyle anıldığı ve hakkında bir takibatın da bulunduğu söz konusu. İnsan, ortak olacağı kişiyi özenle seçer. Neyse. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın Silifke Belediyesi’ne hibe ettiği çöp konteynerleriyle ilgili vahim iddiaya ne demeli? İlçe başkanı, MHP Silifke ilçe başkanıyla işbirliğine giderek söz konusu çöp kutuları için fatura kesmiş. Herhangi bir masraf olmaksızın alınan çöp kutularına neden fatura kesilir ki? Gelişme, basına yansıyınca fatura işlemi bir şekilde iptal edilir. ‘’Öyle bir şey yok’’ demişler. Mehmet Emin Kurt küfürlü konuşmalarıyla da tanınıyor. Öyle ki bir mağdur, küfür olayını ispatlamak için Kurt’u arayarak görüşmeyi kayda alır. Başkanın sosyal medya üzerinden hakaretamiz konuşmalarını da görebilirsiniz. Bu ne rahatlık?  İlçe başkanı bir avukat. Yanında çalışan ve bir dönem stajyerlik yapan Mehmet Duman’ın ise adliyeye gözdağı verdiği iddialar arasında. Buna göre ‘’bizim aldığımız davalar aleyhimize sonuçlanamaz’’ şeklinde bir ifadede bulunduğu da iddia ediliyor. Söylentilere göre bazı hakim ve savcılar söz konusu olaydan dolayı Duman ve Kurt’a bir antipati besliyor.   Malumunuz, Duman’ın arkasında Kurt var imiş. İlçedeki bazı köylerde yol sorununun mevcut olduğu, İlçe Kaymakamlığı’nın bir toplantısında dahi dile getirilmiş. Ne var ki sayın Kurt’un imarsız yapılaşma ve yasadışı orman kesimi gibi girişimlerle meşgul olduğu iddia ediliyor. Üstelik Çamlıbel Mahallesi’nde yolsuzluk yaparak bir arsa aldığı da ileri sürülüyor. İddialar ilçedeki bazı AK Partililerin ifadelerinde yer buluyor. Ada parsel numarası gibi bilgiler de belirtiliyor. İlçeye yapılan vali ziyaretlerinde Mehmet Emin Kurt’un rahat kıyafetlerle karşılama törenine katılması dikkatlerden kaçmıyor. Siyaset ahlakı ve devlet terbiyesi önemli… Başkan Kurt’un yine kendisi gibi ilçe başkan adayı olan AK Partili Ali Barut’a para karşılığında bir kadın göndererek, kadına ‘’kayıt al, bunu genel merkeze göndeririz’’ dediği ve kumpas olarak adlandırılan işe kalkıştığı da söylentiler arasında. Konu mahkemelik olduğundan detay veremiyorum. Hatırlanacağı üzere Mersin’de birkaç yıl önce ciddi orman yangınları yaşanmış ve hemen herkesimden ziyaretçiler bölgeye hareket etmişti. Haber bültenlerinde göreceğiniz gibi Mehmet Emin Kurt beyefendi de beraberindeki ekiple resim çektirmek kaydıyla yangına pet şişelerindeki suyuyla müdahale etmişlerdir. Büyük hizmet, doğrusu. Bu konu da yerel ve ulusal basının diline düşmüş. Başkan Kurt ile ilgili iddialar bitmek bilmiyor. Parti gençlik kollarında görevli U.T. adına bir şirket kurarak temizlik malzemeleri sattırıyor imiş. Acaba bu şirket süzerinden kamu kurumlarına malzeme satıldığı olmuş mudur? Araştırmak lazım. İlçe sağlık müdürünün yerine AK Partili bir ismin oğlunun atanmasında da ilçe başkanı Kurt etkili olmuş. İlçe sağlık müdürlüğünde yaşananlara girmiyorum. Orası ayrı bir skandal! Bazı suçluların kollandığı iddiasında da başkanın adı geçiyor. Yaz yaz, bitmez.   PARTİ İÇERİSİNDE DE ANTİPATİK BİRİ İMİŞ Milletvekili seçimi sürecinde Ali Kıratlı konusundaki saygısızca tutumuna şahit olan insanlar ve partililer var. Sayın vekili bir program öncesinde meşgul ederek vatandaştan uzaklaştırmış. Sponsor bulamadığı bahanesiyle iftar programını iptal etmiş ve yine Ali Kıratlı’nın halk ile buluşmasına engel olmuştur. Yine seçim çalışmaları kapsamında Ali Kıratlı’nın ilçeyi ziyaretinde yaşananlar ‘’yok artık’’ dedirtiyor. Görgü şahitleri Ali Kıratlı’nın birkaç dakika geç kalması üzerine ilçe başkanı Kurt’un, milletvekili Kıratlı’yı arayarak ‘’nerede kaldınız, çok bekledik, gecikecekseniz gidelim’’ şeklinde cümleler kurduğunu ve Ali Kıratlı ile bir gerginlik yaşadıklarını belirtiliyor.. . Parti yönetimini çeşitli yöntemlerle susturmaya ve yıldırmaya çalıştığı, partililerce dile getiriliyor. Yönetime aldığı isimlerin halkta bir karşılığı olmadığı da söylenenler arasında yer alıyor. Seçimlerde alınan yenilgilerin ardından başkan Kurt’un başarısızlığı gözden kaçmıyor. Görevden alınacağı hissine kapılan başkan, yerine yakın bir ismi getirmeyi amaçlıyor: Taşucu eski başkanı Yaşar Açıkbaş... Konunun bağlamından kopmamak için Açıkbaş’ın Silifke Cumhuriyet Başsavcılığı’ndaki dosyasını açmayalım şimdi. Önceki dönemlere göre Kurt’un başkanlık döneminde AK Parti’nin MHP desteğine rağmen belediyeyi kaybetmesi, ilçe yönetiminin açık ve net bir şekilde başarısız olduğunun bir göstergesi değil de nedir? Ne zaman neşter vurulacak bilmiyorum; ama bu gidişin sonu hayra alamet değil.