Temel fonksiyon, toplumun ortak ihtiyaçlarını karşılamak. Kamu yönetimi…
Yerel yönetimler; belediyeler aracılığıyla insanların yerel nitelikteki ortak ihtiyaçlarını karşılamayı amaçlar. Sosyal hizmetler büyük ölçüde yerel yönetimler tarafından yerine getirilmekte. Merkezi yönetimin rolü bu hizmetlerin planlama ve denetimi ile sınırlı kalmakla birlikte rolün arttırılması adına gelişmelerde izlenmekte. Yerel yönetimler sosyal hizmetler babında yani; daha verimli hale getirmede bir adım daha önde. Bunun sebepleri arasında; yerel dezavantajlı kesimler envanterleri ve bu hizmetlerden yararlananlara daha yakın olmaları gösterilebilir. Yerel dinamikleri ve değerleri ön plana çıkaran küreselleşme ve yerelleşme bağlamında süreç; kamu yönetiminde yaşanan hızlı değişimin, hızlı kentleşmenin, kentleşme ile birlikte ortaya çıkan sorunların, göç olgusunun getirisi. Bu getiride belediyeleri; başta organizasyon yapılarında sonrası iş süreçlerinde vede yerine getirdikleri fonksiyonlarda yenilenmeye ve değişime zorlamakta.
Sosyal politika ve sosyal belediyecilikte “Yetersiz mali imkânlara rağmen yürütülen gereksiz harcama” diye düşünen belediye başkanları ya da yerelde yöneticiler var mı?
Sosyal politikalar konusunda bilinç eksikliği ve sosyal belediyecilik olgusuna negatif yaklaşan ve sosyal barışa kalkınmaya sağladığı katkıyı anlamakta güçlük çekenler…. Azda olsa var.
Temel teşkil eden verilerin yetersizliğinin sorumluları kim peki?
Veriler doğru araştırılıp, doğru envanter oluşturulabiliyor ve doğru yere ulaşıyor mu hizmetler?
Burada hem yerel yönetimin hem de merkezi yönetimin, otokontrolü devreye giriyor; ne kadar kontrol o kadar doğru veri…
Şimdi, niye bu kadar cav cavlı cümle yazıldı diye, sorsam sana Nefo?
Dümdüz cevap vereyim gölgecim. Sosyal belediyeciliğin ana amaçlarından biride; ihtiyacı olanların yaşam şartlarını kolaylaştırıcı yardımları yaparken ve de her türlü sosyal fonksiyon için altyapı yatırımlarını gerçekleştirirken; tüm büyükşehir ve ilçe belediyelerinin sosyal hizmet, yardım adına yaptığı veriler doğru envanter mi içeriyor, neye göre oluşuyor ve arada çürük elmalar olmuyor mu oluyorsa fark ediliyor mu, aslında cevap bu sorunun içinde gizlenen detaylar. Sosyal faaliyetlerinin, zaman zaman, farklı birimler tarafından ve birbiriyle koordinasyon içinde olmadan yürütülmesi durumu da var Sonuçta; büyük maliyetler ile dönüyor döngü.
Ötesi ikinci defa seçilemeyenler gidince o envanter o verilerde yenileniyor mu?
Sorular ve içlerinde gizlenen cevaplar …
Sosyal belediyecilik değince; hani 45 gazeteciyle İstanbul’un tanıtım faaliyetleri kapsamında, İtalya’ya çıkarma yapan sayın Ekrem İmamoğlu gündem oluşturdu son dönemde ,15 yanında bol sıfırlı bir gider gösterilmiş buda gündemin diğer detayı.
Şimdi Mersin’de büyükşehir, Meski, İlçe belediyeleri tanıtım, işte paydaşlarla iletişim karşılıklı bilgi alışverişi aaa birde kendi personellerini bilgilendirme sempozyumları ya da basının cemiyetlerinin toplantıları vs adına yurt içi yurt dışı gezilere giderler.
Acaba; son 10 sene kim, niye, hangi görevle, nereye gitti?
Ne kazanım sağladı belediyesi adına ve ne kadar neye harcadı?
Hangi taşımayı tercih ettiler yurt içinde?
Hangi otellerde kalındı ve ne kadar kalındı, nerde yemek yendi?
Vs vs tüm bunlar detaylıca niye paylaşılmaz Mersinlilerle?
Ya da kimse niye sormaz?
?
Giden gitmiş olanlar var ama? Olsun Nefo ; kayıtlar bakidir
Sonuçta Mersin’linin parası bu, dimi Nefocum?
Gidenden de hesap sorulur.
Yani…
Birde son on senedir yapılan konserlere harcanan giderler; onlarında Mersinlilerle paylaşılması lazım kalem kalem.
Kim seçiyor gelecek sanatçıyı?
Kime göre?
Kıstas ne?
Sanatçısına ayrı para, orkestrasına ayrı para, menajere ayrı para, sahne kurumuna ayrı para, menajeri unutma!!! Aaaa doğru menajere ayrı para e ulaşım var, kalma, yeme -içme… Birde, havai fişekler var onu da unutma dünya para onlarda! Ya bu gelinin damattan istedikleri gibi uzar gider liste dur da…
Birde hep borçlu aldık belediyeleri deyip yaparlar dimi bu gezilerdi, konserlerdi Nefo ?
Heyye…
Zaten Mersinlilerde burada ne oluyoruz bu ne perhiz bu ne lahana turşusu diyor…
Bak şimdi büyükşehirlerin içme suyu kanalizasyon idareleri de geldi aklıma; onlar sayaç değiştiriyorlar yasal olarak 10 senelik süreç dolan ya da arızalı olan ya da kontörlü sayaca geçiyoruz deyip, yenide olsa o sayaç değiştirdiği hakikaten o değişen saatlere ne oluyor?
Bazen yeni takılan sayaçta arızalı oluyor ve onda bile hem sayaç hem de niye değişim ücreti alırlar? Sayaçların garantisi yok mu?
O sayaçlar değişirken ve zaten sayacın ücreti alınıyorken; niye kesme bağlama ücreti gibi, sökme- takma -değiştirme ücreti alınıyor aboneden?
Kontörlü, uzaktan okumalı sayaca geçen kurumlar; değiştirirken ücret alıyor mu ve niye damga yılları sayaçta ücretlendirmede farklılık gösteriyor?
Arızalı diye değişen sayaç arızalı çıkmadı diyelim yapılan incelemede ki sanmıyorum arızasız çıktığınıda, diyelim ki çıktı; yeni takılan sayacın kendi ücreti ve sökme takma -değişim ücreti aboneye iade ediliyor mu?
Parantez açayım; biri çıkarken aboneliği iptal ediyor diyelim; ondanda kapatma, yeni abone olandan da açma ücreti alınıyor buda ilginç. Yani her abonede hem eski çıktığı yere kapatma, hem yeni girdiği yere açma ücreti ödüyor. Acaba elektrik ve doğal gazda da böylemi yoksa suya has mı? Araştırıp detaylı açarız parantezi kapa gölgecim şimdi.
Parantez kapanmıştır Nefo… Şimdilik…
Belediyecilik; derin konu, sonuçta halka ait olan … Bizde o derinlere dalarız hep severiz derinleri; halk ve Mersinli olarak.
Vesselam…
Dip notçum sor kendine.
Ben hayata ne veriyorum?
Ne ekiyorum ve neyi biçiyorum?
Dünya üzerinde yaptığımız her şey bir niyet dâhilinde gerçekleşir. Gitmeyi istediğimiz hedefse niyetin sonundadır. Dürüst, samimi bir niyet. Getirisi ise samimi ve dürüst bir ifade şekli, her zaman içinde bulunduğumuz bizi yapılandırır ve güçlendirir. Önemli olan dürüst, samimi niyet ile yola çıkmak ve zorluklar, kalleşlikler ile karşılaşabileceğimizi de cebimizde tutarak yola bilinçle devam etmek. Birde ‘’Bir yolda; sana yardım eden insanları unuttuğun an sonun gelir’’ bunu kulağa küpe yapmak dip notçum; bugünün kıssadan hissesi sana …