Antalya gecelik bayan arkadaş izmir otele gelen bayan arkadaş Mersin eve gelen bayan

antalya escort yaşanmış sexs hikayeleri sexs hikayeler porno ozle

Isparta eşya depolama Kahramaraş eşya depolama Karabük eşya depolama Karaman eşya depolama Kars eşya depolama Kastamonu eşya depolama Kırıkkale eşya depolama Kırşehir eşya depolama Kilis eşya depolama Kütahya eşya depolama

Adana incall escort Alanya incall escort Anadolu yakası incall escort Ankara incall escort Antalya incall escort Ataköy incall escort Avcılar incall escort Avrupa yakası incall escort Bahçelievler incall escort Bahçeşehir incall escort Bakırköy incall escort Başiktaş incall escort Beylikdüzü incall escort Bodrum incall escort Bursa incall escort Denizli incall escort Diyarbakır incall escort Esenyurt incall escort Eskişehir incall escort Etiler incall escort Fatih incall escort Gazinatep incall escort Halkalı incall escort İstanbul incall escort İzmir incall escort İzmit incall escort Kadıköy incall escort Kayseri incall escort Kocaeli incall escort Konya incall escort Kurtköy incall escort Kuşadası incall escort Malatya incall escort Maltepe incall escort Mecidiyeköy incall escort Mersin incall escort Nişantaşı incall escort Pendik incall escort Muratpaşa incall escort Şirinevler incall escort Şişli incall escort Taksim incall escort, Ümraniye incall escort

Zeynel Boğan
Köşe Yazarı
Zeynel Boğan
 

Çiftçinin Yüzü Gülmüyor

Hemen her konuyu ve sorunu ülke gündemine taşıdık; ne var ki çiftçilerin vaziyetini ele almamak büyük haksızlık olur. Tarladaki durumun içler acısı olduğunu belirtmeliyim. Çeşitli afetlerle imtihan olan çiftçi, ekonomik sorunların da pençesinden bir türlü kurtulamıyor. Şu zor günlerde üreticinin durumunu gündeme almak, bir vefa göstergesi olacaktır.   ÇİFTÇİ HUZURSUZ Son yıllarda kamuoyunu meşgul eden ekonomik problemler, çiftçinin hayatını alt üst etmek üzere… Kimseden bir beklentileri yok; ancak hakkaniyet ölçüsünde bir anlayış bekliyorlar. Ürünlerin taban fiyatındaki düşüklük büyük bir öfke uyandırıyor. Geçen yılın fiyatlarıyla bugünün fiyatlarını mukayese ettiğimizde, çiftçinin girdi maliyetlerini dahi karşılayacak bir gelir elde edilemiyor. Peki o zaman bu insanlar ne yapmalı?   ŞARTLAR ÇOK AĞIR  İlgili kurumların belirlediği ürün bedelinin 45 gün; ek ödemenin ise 6 ay sonrasına bırakılması çiftçinin belini büktü. Ekim sürecinde tohum ve gübre alabilmek için sermayeye ihtiyaç duyan çiftçi, kapısını çaldığı bankalar ve Tarım Kredi gibi kurumlardan yüklü borçlar aldı. Üstelik üreticiler birbirlerine kefil olarak borç altına girdiler. Evdeki hesap çarşıya uymadı. Borç ödeme tarihi geldi ve alacaklılar tarlaya dayandı. Çiftçi borcunu, tarlayı satarak mı ödemeli? Siyasi partilerin kapısını çalan çiftçiler, dertlerini dinleyecek yetkili bir isim arıyor.   ÇÖZÜM YOLU NEDİR Memlekette çözülemeyecek sorun yok. Yeter ki ilgili birimler vatandaşın talebine kulak versin ve proaktif yöntemler geliştirsin. Ne yapılabilir? Tane tane anlatayım. Ürünlere biçilen fiyatlar düşük olduğundan en azından çiftçinin borç yükü hafifletilmeli. Mesela çiftçiye TMO ödemeleri erkenden yapılabilir. Bu mümkün değilse çiftinin Tarım Kredi ve Ziraat Bankası’na olan borçları ertelenebilir. Aksi durumda çiftçi için yeni bir problem ortaya çıkabilir: icra… Düşük fiyatlar, borçlar, ödeme güçlükleri ve doğal afetler kıskacındaki çiftçiye haciz gelebilir. Duyarsız kalır da tarlada iz bırakmazsanız, harman zamanı çiftçinin karşısına çıkacak yüzünüz olmaz.
Ekleme Tarihi: 24 Haziran 2024 - Pazartesi

Çiftçinin Yüzü Gülmüyor

Hemen her konuyu ve sorunu ülke gündemine taşıdık; ne var ki çiftçilerin vaziyetini ele almamak büyük haksızlık olur. Tarladaki durumun içler acısı olduğunu belirtmeliyim. Çeşitli afetlerle imtihan olan çiftçi, ekonomik sorunların da pençesinden bir türlü kurtulamıyor. Şu zor günlerde üreticinin durumunu gündeme almak, bir vefa göstergesi olacaktır.
 
ÇİFTÇİ HUZURSUZ
Son yıllarda kamuoyunu meşgul eden ekonomik problemler, çiftçinin hayatını alt üst etmek üzere… Kimseden bir beklentileri yok; ancak hakkaniyet ölçüsünde bir anlayış bekliyorlar.
Ürünlerin taban fiyatındaki düşüklük büyük bir öfke uyandırıyor. Geçen yılın fiyatlarıyla bugünün fiyatlarını mukayese ettiğimizde, çiftçinin girdi maliyetlerini dahi karşılayacak bir gelir elde edilemiyor. Peki o zaman bu insanlar ne yapmalı?
 
ŞARTLAR ÇOK AĞIR 
İlgili kurumların belirlediği ürün bedelinin 45 gün; ek ödemenin ise 6 ay sonrasına bırakılması çiftçinin belini büktü. Ekim sürecinde tohum ve gübre alabilmek için sermayeye ihtiyaç duyan çiftçi, kapısını çaldığı bankalar ve Tarım Kredi gibi kurumlardan yüklü borçlar aldı. Üstelik üreticiler birbirlerine kefil olarak borç altına girdiler. Evdeki hesap çarşıya uymadı. Borç ödeme tarihi geldi ve alacaklılar tarlaya dayandı. Çiftçi borcunu, tarlayı satarak mı ödemeli? Siyasi partilerin kapısını çalan çiftçiler, dertlerini dinleyecek yetkili bir isim arıyor.
 
ÇÖZÜM YOLU NEDİR
Memlekette çözülemeyecek sorun yok. Yeter ki ilgili birimler vatandaşın talebine kulak versin ve proaktif yöntemler geliştirsin. Ne yapılabilir? Tane tane anlatayım. Ürünlere biçilen fiyatlar düşük olduğundan en azından çiftçinin borç yükü hafifletilmeli. Mesela çiftçiye TMO ödemeleri erkenden yapılabilir. Bu mümkün değilse çiftinin Tarım Kredi ve Ziraat Bankası’na olan borçları ertelenebilir. Aksi durumda çiftçi için yeni bir problem ortaya çıkabilir: icra… Düşük fiyatlar, borçlar, ödeme güçlükleri ve doğal afetler kıskacındaki çiftçiye haciz gelebilir. Duyarsız kalır da tarlada iz bırakmazsanız, harman zamanı çiftçinin karşısına çıkacak yüzünüz olmaz.
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve birebirhaber.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.