İstanbul sana şimdilik hoşçakal diyorum, istikamet Mersin.. Çok acil bir durum yoksa ;en son tercihim uçak yolculuğu. Beni yoruyor, saatler öncesi servis aracına git, havaalanında bekle oooo yoruyor. Şu yılan hikayesi Tarsus havaalanı açılsa; her türlü ulaşım olur, salt servise mahkum olmayız; yok anam babam, binerim mis otobüse...
Otobüs yolculuğunu,seviyorum. Karanlığın içinde; yıldız gibi parlayan yerleşim yerlerinden geçerken, kimbilir o evlerin her birinde ne hikayeler yaşanmakta diye düşünmüşümdür.
Araçlarıyla yanımızda ilerleyen insanlarla; ayni yol, ayni istikamete gitsekte yoldaş mıyızı sorgulamışımdır hep.
Ayni yol, ayni istikamet, ama yoldaş mıyız?
Ben vermeyeyim sorunun cevabını, sizlere bırakayım olma mı?
-Zor soru be Nefo, zor soruya zorda cevap.
-Öyle.. O yüzden attım ortaya pimi çekilmiş bomba gibi soruyu ya..
-Fenasın... Fena..
-Ya ne fenalığımı gördün? İnsanların arkasından mı konuşuyorum, komplomu yapıyorum, kuyusunu mu kazıyorum, ekmeğinden mi ediyorum, haram mı yiyorum, haksızlık mı yapıyorum, öksüzün- yetimin malını mı yiyorum? Yarı yolda mı bırakıyorum? Sırtından mı bıçaklıyorum?
-Yokkk Nefo.
-Eeee insaf canımcım;bir soru atım ortaya okkadacık!!!
***
Gündem mübarek, çok hızlı değişiyor.
Tam başlayacağım yazmaya; eee o baybay demiş yenisi hayhay..
Ama olmaz ki ;yazık bize konusuz mu kalalım Nefo?
Üzüldüğün şeye bak, kalırmıyız hiç!!!!
İnsanların akıllarıyla olduğu kadar; vicdanlarıylada alay eder hale geldi dünyanın ağababaları.Gazze'deki masumlara oluyor olan. Gerisi hikaye.
Kim kime balans ayarı yapıyor?İsrail mi ABD'ye, İran mı İsrail'e, ABDʼmi İsrail ve iran'a.
Ne içtiler?
Ne izliyoruz?
Özdemir Asaf üstad ne demiş;
Bekle dedi,
gitti;
ben beklemedim,
o da gelmedi.
Ölüm gibi bir şey oldu,
ama
kimse ölmedi.
Olanda tam olarak bu mu ne?
Dip not.... Yan koltukta Suriyeli aile var, küçük çocukları Türkçe konuşunca ;ağzına vurdu. Kendileride arapça konuşuyor. Bu ülkede; insanlar senelerce neyin kavgasını yapmış diye isyan edişiniz geliyor onları izledikçe. Yazık...