31 Mart Seçimleri zorlu ve yoğun gündemiyle geride kaldı. Seçimlere dair tüm tahminler neredeyse yanlış çıktı. İstisna olarak Birebir Haber’in tahminleri gerçekleşti. Çok emek sarf ettik; ama algı yapmadık. Her şey doğru çıktı. Partilerin hesaba katmadıkları noktaları ve sorunları daha önce tek tek saydım. Katı milliyetçi söylemin halk nezdinde bir etki uyandıramayacağını da ifade ettim. Öyle de oldu. Ne var ki seçimlerde gözden kaçan ve parti içi hesaplaşma olarak dile getirebileceğim birkaç hususa dikkatinizi çekeceğim. Yenilginin şiddetini artıran etmenler bunlar. MHP, TOROSLARI NEDEN KAYBETTİ Hemen herkesin ve özellikle MHP kanadının merak ettiği konu bu: ‘’Toroslar neden kaybedildi’’. Meseleyi salt bir ‘CHP-DEM Parti’’ ittifakı olarak değerlendirenler de var, süreci özeleştiri zemininde ele alan da… Kısmen doğru; ancak Burhanettin Kocamaz, bana göre MHP’nin Toroslar’da kaybetmesinin en büyük sebeplerinden biri. Sayın Kocamaz büyükşehir seçimlerinde MHP’li Serdar Soydan’ı desteklerken Toroslar’da kime arka çıktı dersiniz? Sıkı durun: Nihat Soysal. Evet yanlış duymadınız, İYİ Parti adayı Soysal’ı parti arkadaşı olduğu için değil, MHP oylarını bölmesi için destekledi. Var, bir bit yeniği. MHP, Kocamaz ile yol ayırımına giderken sayın Soydan’ın Kocamaz ile işbirliğine gitmesi ne ilginç? Ne konuda bir pazarlık yapıldı, pazarlık konusu neydi, diye sorası geliyor insanın. Yapılan işbirliğinde hangi konularda mutabakat sağlandı, sayın Kocamaz’ın bu süreçteki vazifesi neydi? Bu sorulara yanıt alamayacağım belki; ama seçim sürecinde Kocamaz’ın ekibinin sayın Soydan’dan yana olması bir mutabakatın var olduğunu göstermekteydi.  KAFA KARIŞTIRAN SORULAR Sahi, hangi ilçe meclis üyeleri Kocamaz’ın ekibinden oluşuyordu, diye sorsak mertçe cevap alabilecek miyim? Toroslar 1.sıra encümen adayı İlhan Çokgün neden ciddi bir seçim çalışması yürütmedi. Sayın Çokgün, Toroslar’da belediye başkan aday adayı değil miydi? Neden aday gösterilmedi yahut encümen listesinin başına eklendi. Çalışmamış olması ayrı bir problem. Hafızanızı yoklayın, sayın Çokgün, Burhanettin Kocamaz’ın büyükşehir belediye başkanlığı döneminde Makine İkmal’de ihale alan; ama ihale işleri kesilince Burhanettin Kocamaz’a eleştirilerde bulunan biri değil miydi? Toroslar’da Ali Öz’ün seçimi kaybetmesinde Kocamaz dışında önemli bir cephe daha var: Serdar Soydan, Atsız Afşin Yılmaz ve AKP'li bazı meclis üyeleri… Bu konuya daha sonra girebilirim. MUSTAFA GÜLTAK YANLIŞ YAPTI Belediye başkanlık döneminde sık sık halkın eleştirilerinin hedefi olan Mustafa Gültak, DEM Parti karşısında ağır bir hezimet yaşadı. Daha önce tüm partileri geçerek başkanlık yarışını kazanan AK Parti, bu seçimde Akdeniz’de resmen çuvalladı. Neden? Birçok sebep var; ancak Akdeniz özelinde bazı hatalar, bizzat Mustafa Gültak tarafından yapıldı. Encümen listesini bizzat Gültak hazırladı. Daha önce seçimin kazanılmasında etkili olan isimlere ya listede yer vermedi yahut onları listede geri sıralara attı. Oy getirmeyecek adayları liste başına eklemesi de cabası. ‘’Karaduvar’da oy patlaması yapacağım’’ diyen Gültak en büyük şoku Karaduvar’da yaşadı. Yetmezmiş gibi başkalarını sorumlu tutmaya başladı. Tüm AK Parti teşkilatıyla arası açık olan Gültak, tabiri caizse teşkilatı günah keçisi ilan etmeye niyetli, sanırım. Bilakis sorun ta kendisinde. Karaduvar’a gösterilen ilgi ve yakın alaka kenar mahallelere gösterilmedi. Kürtleri yok saydı. Arap vatandaşlara yöneldi; ama olmadı. Mesela düzgün bir taziye evi olmayan mahalleler var. Toplanmayan çöpler nedeniyle uzun süre eleştirilerin odağı da olmuştu. Büyükşehir belediye başkanı Vahap Seçer’le bile görev-yetki tartışmalarına girmişti. Haksızdı. Uzun süre Mersin’de gündem olan özel kalem müdürünü bilirsiniz; hemen herkese rest çeken bir özel kalem müdürü bu. Alenen dikdatörlük olarak tanımlanan bir idari yöntemle belediyeyi yönetti Mustafa Gültak. 5 yılda birçok kişinin desteğini kaybetti; ama hiç önemsemedi. En son, kendisine galibiyet yaşatan encümenleri yanından uzaklaştırdı ve yenilgi onun için kaçınılmaz oldu. Ak Partililer dahi ona oy vermedi. DEM Parti’nin başarısını bu bağlamda ele almak lazım.