Serengil, site yönetiminin güvenliğinden edindiği bilgiye göre korumanın polis olduğunu söyledi. Serengil olayın ardından evinin önünde yaptığı yayında, "Şu anda evimin kapısındayım, eve girerken Cübbeli Ahmet'in arabası beni ezmeye kalktı. Daha önceden de yapıyorlardı ama önemsemedim. Şu anda polisler burada. Köpeklerimle arabadan indim eve giriyordum. Hızla bir araba geldi, beni gördü, çünkü biliyor benim burada oturduğumu, komşuyuz" ifadelerini kullandı. 

Serengil, "Hızla bir araba geldi bana vurmaya kalktı. Dur dedim, kendimi atmasaydım bana vuracaklardı. E Kapısı Güvenlik, 'Bu araba Cübbeli'nin arabası, korumaları' dediler. Cübbeli'nin korumalarının polis olduğunu söylediler. Bu adamlar buradan ellerini kollarını sallayarak gidecekler. Daha önceden de hayvanlarımı zehirlediler. Bunları da istemediğimi söylediğim için bana düşman kesildiler. Polis arkadaşları da buradalar" dedi. 

Hayatının tehlikede olduğunu belirten ünlü isim, "E Kapısı'nın güvenliği 'Cübbeli'nin korumaları polis' dedi. Bütün kamera kayıtlarını istiyorum. Ben bu evde bir kadın olarak tek başıma yaşıyorum. Hayatım bu şekilde tehlikede. Ölsem de umrumda değil, ben bunlarla ömrüm boyunca savaş vereceğim. Böyle bir şey yapmaya kimsenin hakkı yok. Bakalım neler olacak" diye konuştu.

Daha sonra karakola giden Serengil orada yaptığı açıklamada da, "Şu anda Paşabahçe Karakolu'nun önündeyim. İfademi verdim. Kamera görüntülerini istedik fakat Acarkent Sitesi'nden uzaktan bir kamera görüntüsü vermişler. Halbuki benim evin önünü gösteren kamera var" dedi.

Serengil sözlerini şöyle sürdürdü; "Bana vursaydı ölmüştüm şu anda. Güvenliği aradım, arabanın kimin olduğunu sordum. Bu cemaatlerin oluşumu yasak nasıl koruması polis olabilir. Kamera görüntülerinde açıkça görüyorum. Bu insanlarla benim husumetim var. Geçen sene benim sokak köpeklerim zehirlendi. Aynı zamanda sokak köpeklerim zehirlenirken kendi evimde baktığım cins köpeğim de zehirlendi.

Karısı devamlı benim evimin önünden geçip 'Bu hayvanlar burayı pisletiyor, bunları istemiyoruz, iğreniyoruz' gibi sataşmaları oluyordu. Benimle muhatap olmasın diye kaç kere güvenliği uyardım. Benim evimin önü çıkmaz sokak, o arabanın bir yere varmak için o kadar hızlı gitmesi mümkün değil. Elimi kaldırıyorum durdurmak için, asla durmuyor, üzerime araba sürüyor. Tarikatların 'Hayvanlar haramdır, hepsi öldürülsün' gibi söylemleri oldu. Esas sizin oluşumunuz yasak, ilk önce sizin için bir şeyler yapılmalı dediğim için bana düşmanlar."