PKK tarihe gömülüyor! Türkiye teröristlerin son kalesini yerle bir etmeye hazırlanıyor

Türkiye gazetesi yazarı Yücel Koç, Türkiye’nin PKK terör örgütüne karşı yürüttüğü mücadelenin sadece sınır ötesi operasyonlarla sınırlı olmadığını ifade etti. Koç, Irak ve Suriye’deki terör yapılanmalarına karşı Türkiye’nin kalıcı üsler kurarak bölgeyi kontrol altına aldığını belirtti. Türkiye’nin, terör örgütlerinin sınırlarımızı tehdit etmesine izin vermeyeceğini ve bu konuda kararlılıkla hareket ettiğini kaydeden Koç, terörle mücadelede devletin atacağı adımların bölge barışı için kritik olduğunu vurguladı. İşte Yücel Koç'un yazısı:
"PKK’nın silah bırakması için 2010-2015 yılları arasında yürütülen ‘çözüm süreci’ HDP ve Kandil tarafından kötü niyetle kullanıldı…
Neticesi, terör örgütünün sınırlarımız içerisinden tamamen temizlenmesi oldu.
Kobani ve çukur-hendek olaylarıyla Türkiye’yi bölmeye çalıştılar…
Türkiye buna da gereken cevabı verdiği gibi, hem Suriye’de, hem Irak’ta derinlere inip, kalıcı üsler kurdu.
Irak’ta sınır güvenliğimizi sağlayan Pençe-Kilit kapanmak üzere.
Suriye’de parçaladığımız 'teröristan' projesini, Irak’ı da kapsayacak şekilde yerle yeksan edebilecek güçteyiz.
Sadece vaktini beklemekte.
***
MHP lideri Devlet Bahçeli’nin, Cumhur İttifakı ortağı olarak TBMM açılışında DEM’lilerle tokalaşması, ‘iç cephede birlik için samimi bir adım’ vurgusu yapması yeni çözüm sürecinin işareti olarak okundu.
Buna karşılık hem Cumhurbaşkanı Erdoğan, hem Sayın Bahçeli terör örgütüyle devletin masaya oturmayacağını, üzerine basa basa söyledi, ancak siyasi aktörlere uzatılan elin değerinin bilinmesi gerektiğine de dikkat çekti.
İsrail tehdidinin üzerimize yaklaştığı süreçte böyle bir adımın atılıyor olması elbette önemli.
Suriye’deki 'teröristan' projesinin İsrail için hazırlandığını artık bilmeyen yok.
Türkiye, projeyi tasarlayanların, Irak’ın kuzeyinde Talabani ile yürüttüğü faaliyetin de farkında.
Nitekim Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başkanı Neçirvan Barzani, dün bu kapsamda yapılan önemli hazırlıklar için Ankara’daydı.
Türkiye, -hep yaptığı gibi- gerek kendisi, gerek bölge güvenliği için herkese dost elini uzatmakta.
Bunun değerini bilenlerle samimi şekilde yol yürümekte…
Aksini yapanlara ise o elin nasıl demir yumruğa dönüştüğünü müteaddit örnekle göstermiş bulunmakta.
Çözüm süreci de bunun örneğiydi…
Uzatılan samimi eli istismar edenler, Türkiye’ye kendi sınırları içinde tehdit oluşturabileceğini zannedenler neticeyi gördü.
Şimdi, yaklaşan tehdidin de getirdiği ivedilikle etrafımızdaki bataklığı bir an önce kurutmamız gerekiyor.
Bahçeli işte bu sebeple ‘barış’ elini uzattı, hatta birilerinin ismini gündeme getirdiği İmralı’daki teröristbaşına “Terörün bittiğini tek taraflı ilan etsin” çağrısı yaptı.
Yapar mı, yapsa dahi dinleyen olur mu, bu onların meselesi.
Önemli olan, devletin üzerine düşeni yaptığını özellikle Kürt kökenli vatandaşlarımızın ve sınırımızın ötesindeki toplumların görmesi.
Türkiye için beka meselesi olan bu tehdit Irak’ta da, Suriye’de de ya temizlenecek, ya temizlenecek.
Sonrasında, bölgemizdeki yeni durum için -bizimle masaya kimlerin oturacağını- bugün uzatılan ele karşılık verenler belirleyecek.
Onlarca yıldır verilmeyen haklardan bahsedenler, tam da yeni anayasa çalışmalarının gündemde olduğu bu süreçte uzatılan ele verecekleri karşılıkla samimiyetlerini daha net gösterecek.
Bu süreç, 2023 seçimleri öncesi HDP ile birlikte Türkiye’yi bölmeyi dahi öngören anayasa taslağına imza atmış partilerin de zor imtihanı olacak."