Erkek koğuşuna travesti rezaleti!

LGBTİ’li sapkınların, 28 Şubat mazlumlarının kaldığı koğuşlara yerleştirilerek dindar mahkûmlara psikolojik işkence yapıldığı ortaya çıktı. Sivas Dâvâsı mazlumlarından Zafer Yelok, kaldığı Tokat T Tipi Kapalı Cezaevindeki 17 No’lu koğuşa yasaya aykırı şekilde transseksüel mahkûmların yerleştirilmesine isyan etti.

PKK’nın siyasi uzantısı DEM Parti’nin Mardin Milletvekili Beritan Güneş önceki gün sözde hapishanelerdeki eşcinsel hükümlülerin durumunun araştırılması için Meclis Başkanlığı’na önerge sunarken, cezaevlerinde sapkın zulmü patlak verdi. Allah’ın lanetlediği eşcinselliği benimseyen LGBTİ’li homoların, 28 Şubat mazlumlarının kaldığı koğuşlara yerleştirilerek dindar mahkûmlara psikolojik işkence yapıldığı ortaya çıktı. Hiçbir ahlaki değeri olmayan homo mahkûmların sürekli uygunsuz kelimeler kullandığı, inancı yüzünden cezaevinde olan mazlumlara iğrenç ifadelerle sataştığı ve idarece pozitif ayrımcılığa tutuldukları belirtildi. Uydurma delillerle cezaevine atılan ve tam 32 yıldır suçsuz yere zindanda tutulan Sivas Dâvâsı mazlumlarından Zafer Yelok, kaldığı Tokat T Tipi Kapalı Cezaevindeki 17 No’lu koğuşa yasaya aykırı şekilde transeksüel mahkûmların yerleştirilmesine isyan etti.

CEZAEVİNDE ZULÜM GÖRÜYORUZ

Yaşadığı zulmü kâğıda döken Sivas Mazlumu Zafer Yelok,  gazetemize gönderdiği mektupta cezaevindeki travesti terörünü şu sözlerle aktardı:

“Ben 63 yaşındayım ve suçsuz günahsız yere 32 senedir dört duvar arasında yaşlanıyorum. Buna rağmen Allah’a hamd ediyorum. Bu ceza yetmezmiş gibi bir de cezaevinde zulüm görüyoruz. Benim kaldığım bölüme erkekten dönme sapkın insanları verdiler. Benimle konuşmak istediler. Ben de ‘sizinle benim ne işim olur’ dedim. Bunu der demez ağızlarında ne kadar kötü kelime varsa hepsini söylediler. Bu yüzden disiplin soruşturması başlatıldı. Benim suçsuz olduğum ortaya çıktı. Ben bir davadan yatıyorum. Benim onlarla aynı ortamda bulunmam kanuna göre de olamaz.”

İFTİRA ATARLAR DİYE BAHÇEYE ÇIKMIYORUM

Sapkın homolar yüzünden bahçeye çıkamaz olduğunu belirten Yelok, yaşadıkları psikolojik işkenceyi mektubunda şu sözlerle dile getirdi: “Zaten 1 saat havalandırmam var onu da bana iftira atarlar diye bahçeye çıkamıyorum. Akşama kadar burada bulunan insanlarla sözlü seks yapıyorlar, anlatamayacağım ifadeler kullanıyorlar.  Buraya Ömer diye bir genç çocuk hücre yatmaya geldi. Çocuğa kötü bir kelime kullanmışlar. Çocuk da ‘ben sizin gibi sapık değilim’ dediği için Ömer’e yapmadıkları pislik kalmadı. Yapılanlar kameralar tarafından kaydedildiği halde hakkında hiçbir disiplin işlemi yapılmadı. İki tane cam kırdı diye hücre cezası verdiler ama odasında televizyon var. Hiçbir hücre cezalısına verilmeyen televizyon bunlara neden veriliyor. Bunlar cezaevinde erkeklerin olduğu yere kadar girdiyse Allah sonumuzu hayır etsin.”

32 yıl, 64 bayramdır haksız yere zindanda olan mazlumların sesi olan Akit, her fırsatta Sivas mağdurlarının yeniden yargılanma taleplerini dile getirmiş, CHP’nin helalleşme söylemlerini ise ‘önce Sivas mazlumları ile helalleşilsin’ manşetiyle gündeme taşımıştı.