Yıldırım Kaya'nın özrüne inanan varsa kerizdir!
TÜRGEV, KADEM, TÜGVA, İlim Yayma Cemiyeti, AGD, MGV ve diğer pek çok vakfın isminin bulunduğu kağıdı göstererek Meclis kürsüsünde kin ve nefret kusan CHP Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya'nın daha sonraki çarkını değerlendiren Yeni Akit Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Ali İhsan Karahasanoğlu, bugünkü yazısında önemli ifadeler kullandı.
Önceki gün CHP Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya, TBMM Genel Kurulu’nda bir konuşma yapmış ve iktidara yakın olduğunu iddia ettiği bazı vakıfların isimlerini içeren listeyi göstererek, “Eğitimden kestiğiniz parayı vakıf görünümlü istismarcı tarikatlara ve çok sevdiğiniz beşli çetelere peşkeş çektiniz. Milli Eğitim Bakanlığı ne yapıyor? MEB çocuklara tecavüzlerle anılan bu tarikatlarla bu vakıflarla protokoller imzalıyor. (Bu arada iktidara değil, SP’ye yakınlığı ile bilinen Anadolu Gençlik Derneği’nin de ismini içeren bir listeyi milletvekillerine gösteriyor) Mahkemeler iptal etmesine rağmen ısrarla protokol imzalayanlardan hesap soracağız. Siz çocuklarımızın okullara değil, tarikatların kucağına atanlarsınız. Unutmayın geliyoruz” diyor.
Yıldırım Kaya’nın “unutmayın geliyoruz” diye yüksek perdeden yaptığı caka satışı, uzun sürmüyor..
Gösterdiği listedeki AGD’nin Saadet Partisi’ne yakın olması, bu riyakar CHP’linin hem bir şey bilmediğini hem de önüne gelene hakaret ettiğini ispatlıyor.
Düşünebiliyor musunuz?
Milletin kürsüsünde konuşma yapan bu milletvekili, “Beşli çete” diyor.
“Tarikatlere peşkeş” diyor..
“Çocukları tarikatlerin kucağına atıyorsunuz” diyor..
Her türlü iftirayı atıyor..
Sonunu da, “Unutmayın geliyoruz” diye bağlıyor..
Ama Allah bunları rezil ediyor..
Utanmıyorlar..
“Nerde kalmıştık” diyerek devam ediyorlar..
Nasıl mı?
Beşli çete diye hakaret ettiği.
Tecavüzlerle anıldığını iddia ettiği vakıfların arasında ismini verdiği Anadolu Gençlik Derneği’nin Saadet Partisi’ne yakın olduğu, SP Milletvekili Abdülkadir Karaduman tarafından hatırlatılınca..
Bakın riyakarlık derseniz riyakarlık.
İlkesizlik derseniz ilkesizlik..
Müfterilik derseniz müfterilik..
Ne kadar ahlaksızlık var ise, buraya hepsini yazın.
En üst perdeden örneğinin nasıl verildiğini görün..
Yarım saat önce “beşli çete” içinde gösterilen..
Tecavüzcü gösterilen..
Hesap sorulacağı taahhüdünde bulunulan AGD.
Yarım saat sonra bakın Yıldırım Kaya’nın ağzından nasıl tanımlanıyor:
“AGD’nin diğer derneklerle aynı özellikte olmadığının altını çiziyorum. Sözüm Anadolu Gençlik Derneği’ne değildir”
Tükürdüğünü yalayıp yuttun mu Yıldırım?
Soyadının aksine, toprak olup ufalandın mı Kaya!
Şimdi bana “ne diye 6 yaşındaki evliliği savunuyorsun” diyen bizim mahalledekilere sesleniyorum..
Ben 6 yaşındaki evliliği savunmuyorum.
Siz, 6 yaşında evlilik var iftirasını savunuyorsunuz..
Alın işte somut örnek.
Milletvekili olmuş bir kişi..
Oturduğu yerden, Anadolu Gençlik Derneği’ni, tecavüzcü yaptı..
Bir dakika sonra.
Oturduğu yerden.
“Sözüm onlara değil” deyip, kurtardı..
Ben de sizin gibi, esen rüzgarla, özellikle de din karşıtlarının rüzgarı ile hareket edersem..
AGD’nin tecavüzcü ilan edilmesi ile birlikte, hemen AGD’yi kınamam gerekirdi..
Sanki gerçekten AGD’de tecavüz varmış gibi açıklama yapmam gerekirdi..
Sonrasında Yıldırım Kaya, azarı işitince, “Bana ne tecavüzden. Zaten tecavüz yoktu, ben uydurdum. Şimdi altılı masa tehlikeye girer. Tecavüz varsa da, yoksa da.. bizim için önemli olan tecavüz değil, altılı masa. Bizim için önemli olan Erdoğan’ın devrilmesi. Bunun için de, hemen özür dileyeyim.. İşi kurtarayım” deyince, onun gibi rüzgar gülü olup, benim de “Aaa. Yanlışlık olmuş sayın seyirciler. Çok özür dileriz” deyip..
Konu mankenliği yapmam gerekirdi..
Ne kadar somut, ne kadar net bir örnek değil mi?
CHP’nin gerçek yüzünü gösteren, dindar insanları keriz yerine koyduklarını gösteren ne kada açık bir örnek değil mi?
Altılı masada iseniz..
Hemen özür diliyor..
Altılı masada olmayan dindarların ise, canı cehenneme.
Zaten tecavüz yok ki.
Adamlar uyduruyorlar.
Nasıl olsa cezası yok..
Nasıl olsa hesap soran yok..
Altılı masa olmasaydı, AGD’den de özür dilemezdi ama..
Altılı masada, SP’ye ihtiyaç var..
% 1 oyu, Erdoğan’ın devrilmesi için çok önemli..
O oy, Erdoğan’a değil, CHP’ye gelsin..
Ondan sonra, iş bitince, siz göreceksiniz, SP mi kalacak, AGD mi kalacak?
MGV’yi nasıl kapattırdı iseler.
Nasıl kapısına kilit vurdurdular ise..
Refah Partisi’ni..
Fazilet Partisi’ni nasıl kapattırdılar ise.
Erbakan’ı nasıl nitelikli dolandırıcı ilan edip, az kalsın cezaevine koymaya kalkıştılar ise..
İşleri bitsin, aynısını tekrarlayacaklar.
“Sizin onlardan ne farkınız var ki” diyerek, İlim Yayma Cemiyeti için ne yapacaklar ise. Ensar Vakfı için ne yapacaklar ise..
TÜGVA için ne yapacaklar ise.
AGD için de, aynısını yapacaklar..
Bundan milim şüphesi olan var mı acaba?
Saadet Partililere şu hatırlatmayı da yapayım..
İlim Yayma ne, AGD ne?
Ne farkı var bu vakıfların..
Ensar ne, AGD ne?
Erenköy ne, Saadet Partisi ne?
Aramızda ne fark var ki..
SP Vekili Abdülkadir Karaduman, Yıldırım Kaya’nın o rezil konuşmasına şu cevabı vererek, sadece AGD’yi dillendirip, diğer vakıflar sanki tecavüzcü imiş gibi bir imada nasıl bulunabilir?
Karaduman’ın, yaşadığı müddetçe boynuna asılı kalacak olan, oy aldığı dindar insanları dikkate alacak olursak, en az Yıldırım Kaya’nın konuşması kadar rezil açıklaması şöyle:
“Dün akşam Ankara Milletvekilimiz Sayın Yıldırım Kaya’nın sözlerinin bir kısmını hakikaten büyük bir üzüntüyle ve büyük bir hayretle takip ettim. İnancımıza, ahlakımıza, insaf ve vicdana sığmayan menfur bir saldırı üzerinden toptancı bir yaklaşımla bütün cemaatleri dernek ve vakıfları itham etmeye kalkışmak, ne adalete, ne izana, ne de vicdanla açıklanabilir. Hele ki ülkemizde milyonlarca gencin milli ve manevi değerlerle yetişmesine öncülük etmiş olan Anadolu Gençlik Derneği’mizi itham etmeye çalışmak da kimsenin hakkı ve kimsenin haddi değildir. Ben bu vesileyle Sayın Kaya’yı da bu yanlıştan dönmeye ve bu kürsüde milletin kürsüsünden özür dilemeye davet ediyorum.”
Yıldırım Kaya da, “AGD’nin diğer derneklerle aynı özellikte olmadığının altını çiziyorum. Sözüm Anadolu Gençlik Derneği’ne değildir” dedi.
Tamam mı, Karaduman..
Helalleştiniz mi, Kaya ile..
Siz helal edin hakkınızı.
Anadolu Gençlik Derneği’ne bağışlarını yapan milyonlarca Müslüman hakkını helal etmiyor.
“Biz Ensar’ız. Biz İlim Yayma’yız. Biz Erenköy’üz. Biz İskenderpaşa’yız” diyorlar..
Ve “Haram olsun oylarımız.. Haram olsun, dindarlara tecavüzcü diyen Yıldırım Kaya ile yol yürüyenlere verdiğimiz oylar..” diyorlar..