Tuğçe Kazaz'dan çok konuşulacak LGBT açıklaması

Eski manken Tuğçe Kazaz, verdiği röportajda "LGBT'ye yönelik tavrınız nedir" sorusuna "Tercih değil dayatmadır" cevabını verdi. Son yıllarda yaptığı açıklamalarda en çok konuşulan isimlerinden biri olan Tuğçe Kazaz, Sabah Gazetesinden Tuba Kalçık'ın sorularını yanıtladı. 

İçindeki hakikati bulma isteğinin hayatını şekillendirdiğini söyleyen eski manken Tuğçe Kazaz, ruhunu ikna eden tek kaynağın Kur’an-ı Kerim olduğunu söyledi. 

Ayetleri okuduğunda ağlamaya başladığını söyleyen Kazaz, “O kadar yüksek bir frekanstı ki anlatmak mümkün değil” dedi. Kazaz, eski modellik günleriyle ilgili ise şöyle konuştu: “20’li yaşlarımdaki Tuğçe’yi bugün görsem çok kızardım; kendine, kalbine, vicdanına, organlarına haksızlık ettiği için, hatta onu boğmak isterdim”

 

KAZAZ'DAN LGBT AÇIKLAMASI

LGBT hakkında ne düşünüyorsunuz? sorusuna Kazaz'ın yanıtı şöyle oldu:

Ben bireysel özgürlüklere çok değer veriyorum, kişilerin tercihlerine müdahaleyi doğru bulmuyorum ve korunması gerektiğine inanıyorum. Dolaysıyla burada söyleyeceklerim kesinlikle LGBT'li bireyleri hedef almıyor. Söyleyeceklerim onların tercihiymiş gibi onlara cinsiyetsizliği dayatan küresel LGBT lobisine karşı. Çünkü gençlerimiz kasten buna özendiriliyor ve yönlendiriliyor. LGBT bir tercih değil dayatmadır.

LGBT aileyi yok etmek, nesli durdurmak, nüfusu azaltmak, dini ortadan kaldırmak, bu nesilleri ulus devletlere düşmanlaştırarak yıkmak ve şeytani düzenin sağlayıcısı olan tek dünya devletini kurmak için küresel şeytanın hayata geçirdiği bir operasyon ve Allah'a karşı açtığı bir savaştır. Şu an dünyanın süper gücü ne ABD ne Çin'dir. Tek süper güç vardır dünyada o da LGBT lobisidir. Buna karşı çıkan devletleri bile yıkacaklar. O nedenle bu şeytanı bugün durdurmazsak o şeytan yarın insanlık neslini durduracak. Ne yazık ki, bu lobi sanat camiasından da bazı isimleri kendi amaçları için kullanıyor. 

Tek amacı daha fazla gündeme gelmek, daha çok para kazanmak ve popüler olmak olan bu isimler de lobiye hizmet ediyor. Evlatlarımızın cinsiyetine göz dikmeye kimsenin hakkı yok. Ben de bu doğrultuda, LGBT işgaline dur demek için, 23 Eylül'de Sultanahmet Meydanı'nda sonlanacak bir protesto yürüyüşü başlatıyorum ve bu ülkenin genç nesillerini korumak isteyen herkesi de benimle birlikte yürümeye davet ediyorum.

 Bu yürüyüş kesinlikle LGBT'li bireyleri ve onların tercihlerini hedef almıyor, tamamen onları o tercihlere zorlayanları hedef alıyor.

Şunu da söylemek isterim; her ne kadar bu yürüyüşü Sultanahmet'te gerçekleştirecek olsak da, tüm Türkiye'yi kendi illerinde aynı gün ve saatte LGBT işgalini protesto etmeye davet ediyorum. Artık susmanın değil, ses çıkarmanın zamanıdır. Çünkü LGBT bir işgaldir ve durdurulmalıdır. Bununla ilgili tüm detayları sosyal medya hesaplarımdan da paylaşacağım.